1918 yılının 29–31 Mart günlerinde Bolşevik-Komünist bayrağı altında birleşmiş Ermeni çeteleri Bakü’de, Nahçivan’da, Gence’de, Guba’da, Şamahı’da, Lankeran’da, Muğan’da Azerbaycan halkına akla hayale gelmeyen zulümleri yaşatmıştır. Yukarıda adı geçen yörelerde ve Karabağ’da Azerbaycan Türklerinin yaşadığı 150’den fazla köy yağmalanmış, insanları katledilmişti. Katliamların devam ettiği dönemde Azerbaycan arazisinde 700 bine kadar soydaşımız, aynı zamanda Bakü ve etraf köylerinde 30 bine yakın Azeri Türkü’nü katlettiler. Kutsal, tarihi, turistik ne varsa yakıp yıktılar. Ele geçirmek için hedefledikleri yerlerde ki 250.000 Azeri Türkünü yerlerinden yurtlarından sürerek kaçkıncı durumuna düşürdüler. Bu plan ve proje daha sonraki yıllarda da kesintisiz uygulandı.
Rusların desteği ile yapılan bu katliamın öncelikli amacı Azerbaycan’ın özgürlüğünün yok edilmesidir. Rusya için Azerbaycan altın yumurta yumurtlayan tavuk görünümündeydi. Bu gerçeği Lenin “Bakü petrol, ışık ve enerjidir” diyerek dile getiriyordu. Bu gerçekten hareket ederek söyleyebiliriz ki Rus ve Ermeni çeteleri her dönemde ellerini ve gözlerini Azerbaycan üzerinden çekmediler.
Bu çetelerin “soykırım” hareketi Azerbaycan halkının iradesini daha da kuvvetlendirip kenetlenmesini sağlamıştır. Azerbaycan Türkü bir şeyi çok iyi anlamıştır ki Ermeniler ve bunlara her zaman destek veren Sovyetler Birliği tarihin her döneminde Azerbaycan topraklarını elbirliği ile işgal etmekten vazgeçmemiş ve geçmezlerde.
29–31 Mart katliamı günlerce devam etti. Bu vahşeti Enver Paşa’nın kardeşi Nuri Paşa komutasında ki Kafkas İslam Ordusu Mayıs ayında müdahale ederek durdurdu. Bu müdahale kardeşin kardeşe karşılık beklemeden verdiği tarihi bir destekti.
Türk halkı kardeşi olan Azerbaycan halkını yok olmaktan kurtarmıştır. Bundan sonraki dönemlerde de şartlar ne olursa olsun bu kardeşlik ilişkisini bozmaya kimsenin gücü yetmeyecektir.
26 Mart 1998 yılında Azerbaycan’ın milli ve daimi lideri Haydar Aliyev’in imzaladığı kararla 31 Mart DÜNYA AZERBAYCANLILARININ SOYKIRIM GÜNÜ ilan edildi ve bu tarihten itibaren Azeriler her yıl bu soykırımı devlet düzeyinde çeşitli etkinliklerle anmaktalar.
31 Mart katliamını yapanları şiddet ve nefretle kınayıp, hayatını kaybeden şehitleri rahmet ve minnetle anıyorum.
Rusların desteği ile yapılan bu katliamın öncelikli amacı Azerbaycan’ın özgürlüğünün yok edilmesidir. Rusya için Azerbaycan altın yumurta yumurtlayan tavuk görünümündeydi. Bu gerçeği Lenin “Bakü petrol, ışık ve enerjidir” diyerek dile getiriyordu. Bu gerçekten hareket ederek söyleyebiliriz ki Rus ve Ermeni çeteleri her dönemde ellerini ve gözlerini Azerbaycan üzerinden çekmediler.
Bu çetelerin “soykırım” hareketi Azerbaycan halkının iradesini daha da kuvvetlendirip kenetlenmesini sağlamıştır. Azerbaycan Türkü bir şeyi çok iyi anlamıştır ki Ermeniler ve bunlara her zaman destek veren Sovyetler Birliği tarihin her döneminde Azerbaycan topraklarını elbirliği ile işgal etmekten vazgeçmemiş ve geçmezlerde.
29–31 Mart katliamı günlerce devam etti. Bu vahşeti Enver Paşa’nın kardeşi Nuri Paşa komutasında ki Kafkas İslam Ordusu Mayıs ayında müdahale ederek durdurdu. Bu müdahale kardeşin kardeşe karşılık beklemeden verdiği tarihi bir destekti.
Türk halkı kardeşi olan Azerbaycan halkını yok olmaktan kurtarmıştır. Bundan sonraki dönemlerde de şartlar ne olursa olsun bu kardeşlik ilişkisini bozmaya kimsenin gücü yetmeyecektir.
26 Mart 1998 yılında Azerbaycan’ın milli ve daimi lideri Haydar Aliyev’in imzaladığı kararla 31 Mart DÜNYA AZERBAYCANLILARININ SOYKIRIM GÜNÜ ilan edildi ve bu tarihten itibaren Azeriler her yıl bu soykırımı devlet düzeyinde çeşitli etkinliklerle anmaktalar.
31 Mart katliamını yapanları şiddet ve nefretle kınayıp, hayatını kaybeden şehitleri rahmet ve minnetle anıyorum.