Bölüm 1
Bölüm 1: Savas Köpekleri
Savas Basliyor
Derbaran Cumhuriyeti Kuzey asiret bölgelerinde, küçük bir kasaba, uzaktaki çöl daglarinin zirvelerini safagin pembe isigi renklendirince hareketlenmeye basladi. Firincilar ve tüccarlar, ebeler ve okul ögretmenleri, güne baslamak için kendi ker*** evlerinden ortaya çiktilar.Her zaman oldugu gibi, koyun sadece biraz ötesindeki sari bayrakli isgal altindaki Derbaran askeri deposunun beton duvarlarina ve jiletten tellere sinirli sekilde baktilar. Bir arada yasamak rahatsiz ediciydi; Derbaran hükümetinin bölgede asiret azinliklari için az bir sevgisi vardi.
Tanklar ve kamyonlar bir sira halinde çogalinca ,adamlarin konuslanmis oldugu depodan alarm çigliklari yükseldi. Ulusal Kurtulus Birliginin ve azinlik kabilelerinin asi koalisyonu renkleri olan yesil bayrak açtilar.. Ama bunlar ucuz tüfekli yoksul köylüler degillerdi. N.I.U'nun tanklari cephane deposu üzerine patlayici mermiler yagdirip, beton siginaklari yikip, askerleri moloz yagmuru altinda ezince, Derbaran askerleri panik içinde kaçistilar. N.I.U kamyonlari küçük atesli silahlar ile savunma pozisyonuna yayilmis askerlerin birçogunu disari atti.
Bittiginde, gelen tek ses, alevlerin çitirtisi ve yaralanip ölen Derbaran askerlerinin çigliklariydi.Köylüler yavasça saklandiklaii yerden çiktilar.Köylüler tankindan çikan ve üzerine dikilen adami tanidlari zaman soluklari kesildi. Bu kadar küçük bir köyde bile, çay evlerindeki ve dükkanlardaki televizyonlar onun yüzünü pek çok kez göstermisti..Derbaranin süslu askeri subayi ve Baskanin askeri danismani. O General Ikram Karmali idi, Derbaran ordusunun gururu bir isyanci olmustu.
General Karmali “Halkim“ dedi, “ Baskan Zaripov ve hükümeti bizi ezerken ben artik duramam. Zaripov ve hükümetine bagliligimdan vazgeciyorum. N.I.U bu ülkeyi geri alacak! "
Direnis
Helikopter N.I.U operasyon üssünde tozlu bir kasirga ortasinda asagi indi., Desert Dogs denilen NIU'nun özel kuvvetler biriminin komutani Yüzbasi Ramazan helikopterden indi ve tozlar arasinda yürüdü. Her iki taraftan ona selam verildi. O bu saygiyi her ikiside N.I.U'ya katilmadan once Derbaran ordusu içinde General karmalinin komutasinda yillarini harcayarak cani pahasina kazanmisti. Ona Selam veren adamlarin bir çogu isyandan önce onun emrinde hizmet etmisti. Onlar savas testlerinden geçmis, cok iyi yetismis adamlardi. Ancak digerleri de , sadece davaya inandiklari için savasan çobanlar ve çiftçiler de vardi.
N.I.U.'da Yürekleri degil, silahlari yoktu. Hatta People's Press, yeralti gazetesi isyanin sesiydi, General Karmali'nin askeriyeden getirttigi birkaç tank ve silahin Derbaran hükümetine ciddi bir tehdit olusturmak için yeterli olup olmayacagini açikca sorgulamisti.
Ve sonra gizemli teslimatlar baslamisti. Bir kamyon konvoyu karargahin disinda geldikleri yerlere, gizemli sandik yüklerini cephanelik yaninda özenle istiflediler. Zaten adamlar sandiklari merakla açip, silahlari kutularindan çikariyorlardi. Nedeni Ramazan'in gelmis olmasiydi.
Geçici karargâhinda General Karmali bir kaç komutani ile sessizce konusuyorlardi. Ramazan girdiginde General kisa bir hareketle onlari birakti.
"Bana herhangi bir soru sormayin , arkadaslar," Onu General istedi.
Ramazan, gögus cebinden katlanmis bir kagit parçasi çikardi ve ona bir göz atti. "Taarruz tüfekleri, tabancalar, roketatarlar, gizli olmasi gereken operasyon üslerimiz tamami yariya düstü" dedi. " “Ben de araçlarin ,zirhlilarin hatta ucaklarin konusulduklarinida duyuyorum. " dedi.
"Soru yok," diye tekrarladi General.
"En azindan bana nerden geldiklerini söyle" dedi Ramazan. "Sinirlardan nasil geçiyorlar?"
“Bizi destekleyen insanlarin herseyi mümkün kilmak için fonlari ve baglantilari var." dedi General "Önemli olan bizim Derbaran ordusuna karsi ciddi sekilde duracak kadar iyi silahlanmis olmamiz. Bu arkadaslarin yardimi olmadan, bizim çok fazla sansimiz olmazdi. Sen de benim kadar iyi biliyorsun."
"Fakat neden bize yardimci olsunlar ki?" diye sordu Ramazan. "Bizim küçük isyanimizla niçin ilgileniyorlar? Bu içimizde bölgesel bir konu. "
Genel Karmali sadece gülümsedi. "Sadece Diyelim ki N.I.U'nun savasi kazanmasinda cikarlari var.Ramazan simdi silahlarini al ve adamlarini cagir. Savas basliyor.”
Direnisçiler
Binbasi Selik masaya oturmus gazete okuyor, müsteri bulmak isteyen bir muhasebeci gibi herseye bakiyordu. Zararsiz görünen Elit Nightwatch 1 saldiri takiminin lideri ve Derbaran ordusunun Güvenlik Hizmetleri kolu basligi ona iyi hizmet etmisti.
Gazeteyi asagi atti. Derbaran Ulusal Basin Ajansi Baskan Zaripov'un ülkenin birçok petrol faaliyetlerinden kaynaklari çekerek onlari yeniden çok daha küçük uranyum madencilik sektörüne organize etmesinin kokusunu almisti. Beklendigi gibi sorulacak sorular vardi. Tabii Zaripov olayi bastirabilirdi. Fakat bu söylentilere neden olurdu. Ve baskan, su anda söylentilerden ne kadar uzak durmak istedigini acik bir sekilde dile getirmisti.
Baskan Zaripov ve danisman kadrosu odaya geçtiler.
Sisman Ekonomi Bakani "Affiniza siginarak sayin Baskan, bunun gelirlerimize zarari çok fazla" diyordu. O kadar insan gücünü Petrolden kesemezsiniz. Uranyum bize yeterli nakit akisini saglamaz. Ve bu savas için fona ihtiyacimiz olacak."
Baskan "Su anda sadece gelirler hakkinda endiseli degilim" diye cevap verdi. "Uranyum yakinda bizim ulusal güvenligimizin çok daha önemli bir bileseni olacak." Bakan cevap vermeye basladi ama Baskan sessizlik için isaret etti. "Bunu daha fazla tartismayacagim. "
Uzakta bir gürültü vardi. Selik balkon kapisindan bakti ve ufukta, yükselen siyah duman sütununu gördü., N.I.U güçlerinin karayollarina, enerji santrallerine, limanlara saldirilari ile savas yayiliyordu... Onlarin vurulmasini bekledikleri bütün stratejik noktalari vuruyorlardi ve hiç kimse onlarin nasil bu kadar iyi silahlanmis olarak geldiklerini tam olarak bilmiyordu. Ve buna ragmen ücra yerlere birimlerini göndererek hatali hareket etmeleri tuhafti.
"Herkes Disari" dedi Baskan Zaripov. "Binbasi Selik ile konusmam gerekiyor."
Danismanlarin odadan disari ciktiklarinda, Zaripov Selik'e yaklasti. "Binbasi senin Nightwatch 1'in için bir isim var," dedi.
"Her sey, Sayin Baskan."
"Cumhuriyet yolunun kuzeyinde, çöl bölgesinde devam etmekte olan kesin bir kurtarma projesi biliyor musun?"
Binbasi Selik basini sallamadan önce sadece bir an duraksadi. Proje hakkinda bilgilendirilmemisti elbette, ancak Güvenlik Hizmetleri baskani iken dikkatinden kaçan birsey vardi. "Devam eden böyle bir projeden baska hiçbir ayrinti bilmedigimi itiraf etmeliyim."
"Proje alaninin yakininda bir köy var. N.I.U ele geçirebilecegi hiçbir tanik olmadigindan emin olun."
"Elbette." Baskan gülümsedi. "Ben, sana güvenebilecegimi biliyordum Selik."
Baskan danismanlari ile odadan çikinca, Binbasi Selik ufukta yükselen siyah dumana dogru bakarak kaslarini çatti. Çöldeki ne gibi bir gizemli projenin topraklarini N.I.U'ya karsi korumaktan daha önemli ne olabilecegini merak etti.
“War Rock”
Yuzbasi Ramaza'nin botlari sanki birisi onu yönlendiriyormus gibi hissetti. Savas büyüyordu. Bir avuç küçük birim operasyonlari – yerlestirilen patlayicilar, pusular ile baslayan savas, bir grup zirhli ve uçak savaslarini içeren bir hal almisti. Desert Dogs'larla günler boyunca araliksiz mücadele etmislerdi..
Ve simdi bu.
Karargah çölde bir kraterin etrafinda dizilmis bir avuc çadirdan daha fazlasi degildi.Isiklar iskele üzerindeki bos deligin etrafinda kurulmustu. General onu buraya seçkin Desert Dogslar ile bugüne kadar isyanin en hassas gorevinin oldugunu iddia ettigi yere gönderdi. Ama onlar sadece sadece bir avuç Derbaran askeri tarafindan korunan bos bir kamp bulmuslardi. Daha da kötüsü, Derbaran subaylardan sadece bir tanesi sorgu altinda ise yarar bir bilgi vermisti. Subay kan-kokusmus sorgulama çadirinda. "War Rock, Projenin adi War Rock.” demisti. Ama "War Rock" her ne olursa olsun, subayin onu aydinlatacak herhangi bir bilgi vermeye gücü yoktu .
Ramazan'in tegmenlerinden biri nefes nefese ve aceleyle, yukari kostu. " Yüzbasi, tepenin üzerinde köyde bir Derbaran yakalama operasyonu gerceklesti. Köylüler güvenlik elemanlarinin bu kampta birsey gören yasli bir adam ve bir çocugu götürdüklerini söylüyorlar.”
“Gidelim!” diyerek tersledi Razaman.
Ramazan adamlari köyün güneyindeki toprak yolun dar kisminda üç kamyonlu konvoyu yakaladi.Çatisma yogundu ama Derbaran güvenlik birlikleri kolayca Desert Dogslarin saldirisi altinda kaldi.Kamyonlardan birinin arkasinda elleri ve ayaklari bagli yasli bir adam ve çocuk buldular. Ramazan onlari sorgulanmak üzere yakinlardaki bir çiftlik evine tasidi.
Yasli adam çabukca konustu, dissiz agzi kelimerini bozuyordu ve gözleri korkuyla doluydu. Ramazan, yasli adamin lehçesini anlayamiyordu ve onlara bos kampi hakkinda soru sorunca çevirmesi için çocuga bakti.
"O bir kayaydi" dedi çocuk. "Gökten düsen büyük bir kaya."
Ramazan "Bir meteor mu?" diye sordu, ama cocuk sadece bos gözlerle ona bakiyordu. "Yasli adam gördü mü?" Diye sordu.
Çocuk basini salladi. "Onu gördü. Gök gürültüsü gibi bir ses çikardi ve düstügü zaman zemini salladi. Ordu çok kisa bir süre sonra geldi. Silahli birçok adam, birçok kamyon. Onun etrafinda bir kampi insa ettiler." O anda yasli adam bir sey ekledi. "Beyaz takim elbiseli ve kaskli adamlar vardi" diye çocuk tercüme etti. "Bilim adamlari."
Müttefikler arasinda Gizlilik
General Karmali, o gece daha sonra Ramazan'a "Yasli adam ve çocugu ayri tut," dedi." “Onlarin masal anlatmasini istemiyoruz. Ayrica o kamp hakkinda duydugun komuta zincirinin ötesine geçmez, anliyor musun? Kimseye söyleme.”
Ramazan General'in yüzünü inceledi. Yillardir bu adami izlemisti, O kan ve siyaset savaslarinda bu adami izlemisti ama adamin ifadesinde böyle bir siddeti daha önce hiç görmemisti. Ramazan "Bu War Rock nedir?" diye sessizce sordu.
General Karmali yanitlamak yerine , sadece "adamlarini yanina al. Küçük bir ekip, gizli bir pozisyonu korumak için yeterince küçük bir ekip" dedi.
“Ne amaçla bir ekip” diye sordu Ramazan
“Yüzbasi, bulmaniz gereken bir meteor var”
Savas Basliyor
Derbaran Cumhuriyeti Kuzey asiret bölgelerinde, küçük bir kasaba, uzaktaki çöl daglarinin zirvelerini safagin pembe isigi renklendirince hareketlenmeye basladi. Firincilar ve tüccarlar, ebeler ve okul ögretmenleri, güne baslamak için kendi ker*** evlerinden ortaya çiktilar.Her zaman oldugu gibi, koyun sadece biraz ötesindeki sari bayrakli isgal altindaki Derbaran askeri deposunun beton duvarlarina ve jiletten tellere sinirli sekilde baktilar. Bir arada yasamak rahatsiz ediciydi; Derbaran hükümetinin bölgede asiret azinliklari için az bir sevgisi vardi.
Tanklar ve kamyonlar bir sira halinde çogalinca ,adamlarin konuslanmis oldugu depodan alarm çigliklari yükseldi. Ulusal Kurtulus Birliginin ve azinlik kabilelerinin asi koalisyonu renkleri olan yesil bayrak açtilar.. Ama bunlar ucuz tüfekli yoksul köylüler degillerdi. N.I.U'nun tanklari cephane deposu üzerine patlayici mermiler yagdirip, beton siginaklari yikip, askerleri moloz yagmuru altinda ezince, Derbaran askerleri panik içinde kaçistilar. N.I.U kamyonlari küçük atesli silahlar ile savunma pozisyonuna yayilmis askerlerin birçogunu disari atti.
Bittiginde, gelen tek ses, alevlerin çitirtisi ve yaralanip ölen Derbaran askerlerinin çigliklariydi.Köylüler yavasça saklandiklaii yerden çiktilar.Köylüler tankindan çikan ve üzerine dikilen adami tanidlari zaman soluklari kesildi. Bu kadar küçük bir köyde bile, çay evlerindeki ve dükkanlardaki televizyonlar onun yüzünü pek çok kez göstermisti..Derbaranin süslu askeri subayi ve Baskanin askeri danismani. O General Ikram Karmali idi, Derbaran ordusunun gururu bir isyanci olmustu.
General Karmali “Halkim“ dedi, “ Baskan Zaripov ve hükümeti bizi ezerken ben artik duramam. Zaripov ve hükümetine bagliligimdan vazgeciyorum. N.I.U bu ülkeyi geri alacak! "
Direnis
Helikopter N.I.U operasyon üssünde tozlu bir kasirga ortasinda asagi indi., Desert Dogs denilen NIU'nun özel kuvvetler biriminin komutani Yüzbasi Ramazan helikopterden indi ve tozlar arasinda yürüdü. Her iki taraftan ona selam verildi. O bu saygiyi her ikiside N.I.U'ya katilmadan once Derbaran ordusu içinde General karmalinin komutasinda yillarini harcayarak cani pahasina kazanmisti. Ona Selam veren adamlarin bir çogu isyandan önce onun emrinde hizmet etmisti. Onlar savas testlerinden geçmis, cok iyi yetismis adamlardi. Ancak digerleri de , sadece davaya inandiklari için savasan çobanlar ve çiftçiler de vardi.
N.I.U.'da Yürekleri degil, silahlari yoktu. Hatta People's Press, yeralti gazetesi isyanin sesiydi, General Karmali'nin askeriyeden getirttigi birkaç tank ve silahin Derbaran hükümetine ciddi bir tehdit olusturmak için yeterli olup olmayacagini açikca sorgulamisti.
Ve sonra gizemli teslimatlar baslamisti. Bir kamyon konvoyu karargahin disinda geldikleri yerlere, gizemli sandik yüklerini cephanelik yaninda özenle istiflediler. Zaten adamlar sandiklari merakla açip, silahlari kutularindan çikariyorlardi. Nedeni Ramazan'in gelmis olmasiydi.
Geçici karargâhinda General Karmali bir kaç komutani ile sessizce konusuyorlardi. Ramazan girdiginde General kisa bir hareketle onlari birakti.
"Bana herhangi bir soru sormayin , arkadaslar," Onu General istedi.
Ramazan, gögus cebinden katlanmis bir kagit parçasi çikardi ve ona bir göz atti. "Taarruz tüfekleri, tabancalar, roketatarlar, gizli olmasi gereken operasyon üslerimiz tamami yariya düstü" dedi. " “Ben de araçlarin ,zirhlilarin hatta ucaklarin konusulduklarinida duyuyorum. " dedi.
"Soru yok," diye tekrarladi General.
"En azindan bana nerden geldiklerini söyle" dedi Ramazan. "Sinirlardan nasil geçiyorlar?"
“Bizi destekleyen insanlarin herseyi mümkün kilmak için fonlari ve baglantilari var." dedi General "Önemli olan bizim Derbaran ordusuna karsi ciddi sekilde duracak kadar iyi silahlanmis olmamiz. Bu arkadaslarin yardimi olmadan, bizim çok fazla sansimiz olmazdi. Sen de benim kadar iyi biliyorsun."
"Fakat neden bize yardimci olsunlar ki?" diye sordu Ramazan. "Bizim küçük isyanimizla niçin ilgileniyorlar? Bu içimizde bölgesel bir konu. "
Genel Karmali sadece gülümsedi. "Sadece Diyelim ki N.I.U'nun savasi kazanmasinda cikarlari var.Ramazan simdi silahlarini al ve adamlarini cagir. Savas basliyor.”
Direnisçiler
Binbasi Selik masaya oturmus gazete okuyor, müsteri bulmak isteyen bir muhasebeci gibi herseye bakiyordu. Zararsiz görünen Elit Nightwatch 1 saldiri takiminin lideri ve Derbaran ordusunun Güvenlik Hizmetleri kolu basligi ona iyi hizmet etmisti.
Gazeteyi asagi atti. Derbaran Ulusal Basin Ajansi Baskan Zaripov'un ülkenin birçok petrol faaliyetlerinden kaynaklari çekerek onlari yeniden çok daha küçük uranyum madencilik sektörüne organize etmesinin kokusunu almisti. Beklendigi gibi sorulacak sorular vardi. Tabii Zaripov olayi bastirabilirdi. Fakat bu söylentilere neden olurdu. Ve baskan, su anda söylentilerden ne kadar uzak durmak istedigini acik bir sekilde dile getirmisti.
Baskan Zaripov ve danisman kadrosu odaya geçtiler.
Sisman Ekonomi Bakani "Affiniza siginarak sayin Baskan, bunun gelirlerimize zarari çok fazla" diyordu. O kadar insan gücünü Petrolden kesemezsiniz. Uranyum bize yeterli nakit akisini saglamaz. Ve bu savas için fona ihtiyacimiz olacak."
Baskan "Su anda sadece gelirler hakkinda endiseli degilim" diye cevap verdi. "Uranyum yakinda bizim ulusal güvenligimizin çok daha önemli bir bileseni olacak." Bakan cevap vermeye basladi ama Baskan sessizlik için isaret etti. "Bunu daha fazla tartismayacagim. "
Uzakta bir gürültü vardi. Selik balkon kapisindan bakti ve ufukta, yükselen siyah duman sütununu gördü., N.I.U güçlerinin karayollarina, enerji santrallerine, limanlara saldirilari ile savas yayiliyordu... Onlarin vurulmasini bekledikleri bütün stratejik noktalari vuruyorlardi ve hiç kimse onlarin nasil bu kadar iyi silahlanmis olarak geldiklerini tam olarak bilmiyordu. Ve buna ragmen ücra yerlere birimlerini göndererek hatali hareket etmeleri tuhafti.
"Herkes Disari" dedi Baskan Zaripov. "Binbasi Selik ile konusmam gerekiyor."
Danismanlarin odadan disari ciktiklarinda, Zaripov Selik'e yaklasti. "Binbasi senin Nightwatch 1'in için bir isim var," dedi.
"Her sey, Sayin Baskan."
"Cumhuriyet yolunun kuzeyinde, çöl bölgesinde devam etmekte olan kesin bir kurtarma projesi biliyor musun?"
Binbasi Selik basini sallamadan önce sadece bir an duraksadi. Proje hakkinda bilgilendirilmemisti elbette, ancak Güvenlik Hizmetleri baskani iken dikkatinden kaçan birsey vardi. "Devam eden böyle bir projeden baska hiçbir ayrinti bilmedigimi itiraf etmeliyim."
"Proje alaninin yakininda bir köy var. N.I.U ele geçirebilecegi hiçbir tanik olmadigindan emin olun."
"Elbette." Baskan gülümsedi. "Ben, sana güvenebilecegimi biliyordum Selik."
Baskan danismanlari ile odadan çikinca, Binbasi Selik ufukta yükselen siyah dumana dogru bakarak kaslarini çatti. Çöldeki ne gibi bir gizemli projenin topraklarini N.I.U'ya karsi korumaktan daha önemli ne olabilecegini merak etti.
“War Rock”
Yuzbasi Ramaza'nin botlari sanki birisi onu yönlendiriyormus gibi hissetti. Savas büyüyordu. Bir avuç küçük birim operasyonlari – yerlestirilen patlayicilar, pusular ile baslayan savas, bir grup zirhli ve uçak savaslarini içeren bir hal almisti. Desert Dogs'larla günler boyunca araliksiz mücadele etmislerdi..
Ve simdi bu.
Karargah çölde bir kraterin etrafinda dizilmis bir avuc çadirdan daha fazlasi degildi.Isiklar iskele üzerindeki bos deligin etrafinda kurulmustu. General onu buraya seçkin Desert Dogslar ile bugüne kadar isyanin en hassas gorevinin oldugunu iddia ettigi yere gönderdi. Ama onlar sadece sadece bir avuç Derbaran askeri tarafindan korunan bos bir kamp bulmuslardi. Daha da kötüsü, Derbaran subaylardan sadece bir tanesi sorgu altinda ise yarar bir bilgi vermisti. Subay kan-kokusmus sorgulama çadirinda. "War Rock, Projenin adi War Rock.” demisti. Ama "War Rock" her ne olursa olsun, subayin onu aydinlatacak herhangi bir bilgi vermeye gücü yoktu .
Ramazan'in tegmenlerinden biri nefes nefese ve aceleyle, yukari kostu. " Yüzbasi, tepenin üzerinde köyde bir Derbaran yakalama operasyonu gerceklesti. Köylüler güvenlik elemanlarinin bu kampta birsey gören yasli bir adam ve bir çocugu götürdüklerini söylüyorlar.”
“Gidelim!” diyerek tersledi Razaman.
Ramazan adamlari köyün güneyindeki toprak yolun dar kisminda üç kamyonlu konvoyu yakaladi.Çatisma yogundu ama Derbaran güvenlik birlikleri kolayca Desert Dogslarin saldirisi altinda kaldi.Kamyonlardan birinin arkasinda elleri ve ayaklari bagli yasli bir adam ve çocuk buldular. Ramazan onlari sorgulanmak üzere yakinlardaki bir çiftlik evine tasidi.
Yasli adam çabukca konustu, dissiz agzi kelimerini bozuyordu ve gözleri korkuyla doluydu. Ramazan, yasli adamin lehçesini anlayamiyordu ve onlara bos kampi hakkinda soru sorunca çevirmesi için çocuga bakti.
"O bir kayaydi" dedi çocuk. "Gökten düsen büyük bir kaya."
Ramazan "Bir meteor mu?" diye sordu, ama cocuk sadece bos gözlerle ona bakiyordu. "Yasli adam gördü mü?" Diye sordu.
Çocuk basini salladi. "Onu gördü. Gök gürültüsü gibi bir ses çikardi ve düstügü zaman zemini salladi. Ordu çok kisa bir süre sonra geldi. Silahli birçok adam, birçok kamyon. Onun etrafinda bir kampi insa ettiler." O anda yasli adam bir sey ekledi. "Beyaz takim elbiseli ve kaskli adamlar vardi" diye çocuk tercüme etti. "Bilim adamlari."
Müttefikler arasinda Gizlilik
General Karmali, o gece daha sonra Ramazan'a "Yasli adam ve çocugu ayri tut," dedi." “Onlarin masal anlatmasini istemiyoruz. Ayrica o kamp hakkinda duydugun komuta zincirinin ötesine geçmez, anliyor musun? Kimseye söyleme.”
Ramazan General'in yüzünü inceledi. Yillardir bu adami izlemisti, O kan ve siyaset savaslarinda bu adami izlemisti ama adamin ifadesinde böyle bir siddeti daha önce hiç görmemisti. Ramazan "Bu War Rock nedir?" diye sessizce sordu.
General Karmali yanitlamak yerine , sadece "adamlarini yanina al. Küçük bir ekip, gizli bir pozisyonu korumak için yeterince küçük bir ekip" dedi.
“Ne amaçla bir ekip” diye sordu Ramazan
“Yüzbasi, bulmaniz gereken bir meteor var”
Bölüm 2
Bölüm 2: Talimatlar
Dr. Black
Malcolm Black Land Rover'in sarsintisiyla uyanmisti. Çin'in bu kesiminde yollar umuldugu kadar bakimli degildi ve o havaalanina giderken çok fazla dinlenmek mümkün olmamisti.Pencereden disari bakmak için döndü ve ufukta süzülen isigi fark etti. Bu nihayet Çin'de görecegi son gün dogumu olacakti çünkü sonunda evine gidiyordu.
Malcolm ceketine uzandi ve New Jersey'de kendi küçük dairesinde ona gülümseyen esi ve kizinin oldugu küçük bir fotograf aldi.Bu fotografi kendi kendine bu görevi niçin aldigini hatirlatmasi için almisti; ödenen önemli danismanin ücreti sayesinde, nihayet hakettikleri yasama sahip olabilirlerdi.
Birkaç ay önce,Selik adli bir subay onunla iletisime geçmisti ; Yellowcake uranyum ve onun askeri kullanimlar için potansiyel uygulamalarinin bulundugu tez kagidindan Malcolm hakkinda bazi seyler duymustu. Derbaran olarak taninan nispeten bilinmeyen ülkeden, Binbasi Selik hükümetinin Uranyum Arastirma ve Gelistirmelerine bir ilgisi oldugunu ve bir danismana ihtiyaci oldugunu belirtmisti. Binbasi komisyon oranindan bahsedene kadar Malcolm ilgilenmemisti. Çin'in güneyinde bir uranyum laboratuvarinda Derbaran bilim adamlarindan olusan bir ekibe liderlik ederek, kendisine ve ailesine rahat bir yasam saglamak için arta kalan yeterince parayla ve borçsuz olarak dönebilirdi.
Soförü havaalani içine çekince telefonu çaldi.
"Ben Black ," diye yanitladi.
"Dr Black, ben Binbasi Selik. Ben Çin'deki çabalariniz için tesekkür etmek için ariyorum. Bilim adamlarimizdan raporlari aldik, egitimlerinizin ve uzmanliginiz onlar için çok degerli oldugunu belirttiler." Selik'in resmi bir ses tonu vardi ama Black bu telefon görüsmesinin sadece basit bir tesekkürden ibaret olmadigini hissediyor ama birsey yapamiyordu.
"Önemli degil, Binbasi, yapmam için ödediginiz seyi yapiyorum sadece.” Malcolm kelimelerini dikkatlice seçmisti. “Konusmayi kisa kesmek istemiyorum ama ucagim kalkmak üzere ve ..."
"Farkli bir uçakta olmanizi isterdim,Dr Black. Size Derbaran'da birkaç gün daha ihtiyacim var. "Söylediklerinde kararlilik hissi vardi. “Bir sey demeden önce, Derbaran ziyaretinizin ülkemiz için hayati bir önemi oldugunu anlamanizi istiyorum. Gelmeyi seçerseniz size verilenin iki kati ödenecektir. Çok yakinda görüsmek üzere.” Telefon kapandi.
Malcolm itiraz etmek istedi, ama bunun yerine sessizce New York uçagini seyretti. Ailesini görmek için birkaç gün daha beklemek zorundaydi.
Direnç güçleniyor
Iki gün sonra ...
Zaripov masanin arkasindan, "Binbasi , bu kadar kisa bir sürede beni görmeye geldiginiz için tesekkürler" dedi. Selik'e oturmasini isaret etti.
"Tabii ki, efendim. Her zaman bana güvenebilirsiniz. "Selik masanin önündeki koltuga geçti." benim raporum hakkinda ne gibi sorulariniz vardi?"
"Raporuna gelmeden önce, Black'in teklifimize nasil yanit verdigini söyle" diye sordu Zaripov. "Ona göre hersey tamam görünüyor. Onun güvenilir oldugunu düsünüyorum; Önümüzdeki bir kaç gün içinde hayat boyu yetecek kadar para kazanacak. Ayrica, sadik bir aile babasi gibi görünüyor, esi veya çocugunu riske atacak hiç birsey yapmaz "
"Mükemmel, herkes mutlu o zaman" Zaripov gülümsedi. "Simdi, Burada sunu söylüyor sizin açiga çikardiginiz silahlar biraz gizemli mi?
Çok ta sir degil efendim, Nereden geldiklerini ve nasil yapildiklarini biliyoruz , sadece onlari yapani takip edemiyoruz.. Sadece bir kaç sirket bunun gibi sofistike silah yapabilirken, bu silahlar kolayca izlenilebilir olmalidirlar. Ancak, bunlar hemen hemen gezegenin heryerinde bulunabilen yasal parçalardan yapilmis sahte silahlar. “Yani N.I.U Yasadisi silah imal ediyor. Bunu yapmak için nasil bir kaynaga sahibi olabilirler?” diye sordu Zaripov.
Yildizlar...
N.I.U karargahinda
Simdi General Karmali'nin aklinda War Rock taniklariyla görüsmesi öncesindekinden daha fazla soru vardi. War Rock'un gücünden ve degerinden emin oldugu müddetçe, onun ne oldugunu belirleyemiyordu. Ayni zamanda, isler NIU kabile liderleri için gergindi. Sebepte kararli ve batil inanclilardi, War Rock hakkindaki gökten gelen kiyamet isareti söylentileri de yangin gibi yayiliyordu.People's Press'in bir sekilde, muhtemelen Derbaran'in taniklari kurtarmak için yaptigi karsi saldiri esnasinda, tutulan taniklarin hesaplarini elde etmis olmasi Karmali'nin problemlerine eklenmisti.. Karmali War Rock tanigi ile yaptigi sorgulamayi hatirladi ...
Yüzünde bos bir bakisla, "Yildiz ..." dedi çocuk.
Karmali " 'yildizlar' ne anlama geliyor? Çocuk " diye yavasça sordu. Zaten taniklar N.I.U. Sempatizaniydi bu yüzden; sert olmaya gerek yoktu. "Kayanin içi tamamiyla yildizlarla dolu görünüyordu... hatirladiklarimin hepsi bu efendim..."
Bunlarin hiçbiri Karmali'ye uymadi. Yüzbasi Ramazan'i çagirdi.
Ramazan Karmali'nin ofisine girince "General, benimi istediniz?" dedi. "Yüzbasi, senin yeteneklerine ihtiyacim var." Karmali esas konuya geldi. "Desert Dogslari al ve bana War Rock hakkinda bilgi getir.Derbaran'in bu sehirde gizli bir bilgi stogu var. "Derbaran Cumhuriyetinin bir duvar haritasini isaret etti. "Keske daha fazla bilgim olsaydi, ama bildigim tüm depolama tesisinin adinin 'Bloc.' oldugu. Bulun onu; Bana ise yarar bir sey bulun. Burada karanlikta olmaktan yoruldum. "
"Olmus kabul edin, General. Bilgiler elimde olur olmaz sizinle irtibata geçecegiz "Ramazan hizla ayrildi; Karmali'nin sabirsizligi hemen sonuç gerektirdi.
Kaynak Bulundu
Selik kendinden geçmisti. Zaripov'un ofis yolunda genisleyen merkez boyunca yürürken Son olarak, bazi cevaplar! diye kendi kendine düsündü. Her sey artik anlamli görünüyordu. Selik Nightwatch 1'in Zaripov için gelebilecek olmasindan gurur duyuyordu. Sadece sans eseri kendi subaylarindan biri N.I.U'nun bir destek sevkiyatinin kontrolu sirasinda Apollo Savunma Sistemleri'nden gelen adami tanidi; sans bugün onun tarafinda görünüyordu.
Apollo Savunma Sistemleri Karmali'nin savasa devam etmesini saglayacak varligi temin edecek yetenegine sahip büyük bir çok uluslu sirketti. Apollo'dan gelen adami tanidiktan sonra, sirketin Karmali'nin operasyonuna agirlikli yatirim yaptigini onaylamak çok fazla inceleme gerektirmedi. Zaripov'un kisa sürede bu konu hakkinda bilmesi gerekir, büyük olasilikla hafta içinde Karmali'nin Apollo'dan gelen sevkiyatlarini durdurabilir. Sonunda Zaripov'un ofisine ulasti. Sekreterin bütün itirazlarini görmezden geldi.
Düsünmeden "Efendim!" diye bagirdi. Ama ofis bostu; Zaripov yoktu. “Size anlatmaya çalistigim gibi...” Zaripov'un sekreteri onunlaydi, Ses tonu sinirli, ve yüzündeki kizginlikla "O su anda içerde degil. Kendisi gelir gelmez ben sizin için bir randevu ayarlayabilirim."
Aptal kadin. Selik kendini begenmislige kapilmadan önce onun sözünü kesti. "Evet, onu yap. Ona acilen yapabilecegi en kisa sürede benimle irtibata geçmesini söyle” Bu sefer nereye gitmis olabilir? Süphesiz savas onun Nightwatch 1.'in koruma desteginde kalmasini gerektirdi. Zaripov radarinin altinda nasil hata yapti?
Takip Devam Ediyor
Karmali Apollo Savunma Sistemlerini savasta bir ortak olarak almanin bu zamana kadar aldigi en iyi karar olduguna tam ikna olarak toplantidan ayrildi. Gercekten apollo için olmasaydi, muhtemelen hala Zaripov'un askeri olarak orduda olacakti. Onunla paylastiklari bilgi Zaripov'un kontrolde kalmasina izin verilmesi halinde Derbaran'in yok olmaya yüztutacagina onu ikna etti.
Karmali Bugün N.I.U tarafindan alikonulan bir Derbaran silah sevkiyati konusunda onlarla görüsecekti. Bu yeni silahlar ve zirhlar N.I.U'nun cephaneliginde olan herseyden daha gelismisti, ve Apollo N.I.U'nun kullanimi için tasarimlari taklit edecekti. Telefonu çaldi; arayan Ramazandi.
"Merhaba, Kaptan. Benim için iyi haberlerin olduguna inaniyorum? " diye umutla sordu Karmali. "Hem evet hem hayir efendim. " Ramazan, Karmaliyi umutlandirmak istemedi. "Sadece çikart agzindaki baklayi, Ramazan. Naz yapma" diye azarladi Karmali. "Peki efendim, Bloc'u yakaladik, ama War Rock'un Bloc'a uzak olmayan geçerli konumundan hareket ettirildigine dair bilgiler nedeniyle ayrildik. Derbaran calisanlarindan birini sorguya aldik ve bize War Rock'un silah kongresinin gitmesinin asla beklenmeyecegi Kahli'de tutuldugunu anlatti.”
"Simdi neredesiniz ,Yüzbasi?" Karmali daha fazlasinin oldugunu biliyordu. "Kahli'de. Kongre birkaç gün önce sona erdi, ancak küçük bir Derbaran kuvveti hala oradaydi. Onlari hallettikten sonra her yeri aradik. War Rock burada degil ... Biz ulasmadan önce tasinmisti. Bu 'War Rock' ne olursa olsun, kesinlikle çok fazla hareket ediyor.. Biz izini takip etmeyi deneyecegiz, ama Derbaran takviyesi hizla yaklasiyor,” diye açikladi Ramazan.
"Çok guzel. Iyi is, Kaptan. Kursa devam edin,bakalim bizi nereye getirecek. Daha fazla bilgi edinirseniz bana bildirin.” Karmali Ramazan'a tüm diger askerlerden daha fazla güvendi, bu yüzden üstlerinden dogrudan emir almadan, kendi istedigi gibi çalismasina izin verildi. "Evet efendim."
Korkuyla kosus
Malcolm Black bir sokaktaki çöplügün arkasinda çömelmisti. Burada tekrar güvenli bir sekilde görünmeden hareket edebilecegi kadar havanin yeterince kararmasini bekliyordu ."War Rock" hakkinda yanlislikla ortaya çikardigi bilgilerin halka yayimlanmasi gerekiyordu. Malcolm kendisini bir kahraman olarak görmüyor, ne de bir kahraman olmak istiyordu. Kimse gittigini fark etmeden önce Associated Press ofisine bu bilgileri birakir ve sonra Derbaran laboratuvarindaki görevine geri dönebilirdi. Korkmustu; bu bilgiyle yakalanmis olsaydi, bunun için öldürülmüs olabilecegini biliyordu.
Bu, filmlerdeki gönülsüz bir kahramanin mucizevi sekilde hiç yoktan cesaret timsali kesilmesi gibi degildi. Titremesini durduramiyordu; Tek düsünebildigi evdeki ailesiydi. Sadece onu birak ve geri gel, yarin evde olacaksin, her sey iyi olacak. Caddeden asagi hareket etmeye basladi, gidecegi yere varmasina sadece bir kaç blok kalmisti. Simdi sakinlesmeye basladi, eve ulasmak için sabirsizlaniyordu,son iki gün hem fiziksel hem zihinsel olarak çok yogundu. War Rock son derece tehlikeli olmasinin yani sira büyüleyici bir konuydu. Nesnenin yapisi, o güne kadar gördügü hiçbir sey gibi degildi, hatta metal bile benzersizdi. Kesin bildigi sey birisinin onu insa ettigi ve yanlis kullanildiginda ölümcül olduguydu. Black'in içgüdüsel meraki kendisini proje üzerinde çalismaya devam etmesi için isteklendirdi; Son iki gün boyunca yaptigi çalismalardan ötürü bir Nobel ödülünün onun olabileceginden emindi. Sadece War Rock'un potansiyelini düsünmesi bile basini döndürdu. Ama onun savas yanlisi ve iktidar mücadeleleri için kullanilacagini söyleyebilirdi; en azindan, Zaripov ve Karmali'nin seçtikleri yol buydu.
Neredeyse ofisteydi. Acele ,köseyi çok çabuk döndü az kalsin evsiz bir adami devirecekti. "Afedersiniz, üzgünüm ..." diyerek özür diledi Malcolm.
"Sorun degil. Herhangi bir sey verebilir misin? "diye sordu adam .
"Üzgünüm, üzerimde hiç bir sey yok ... Aceleyle çiktim" Malcolm yüklenen bir tabancanin kusursuz sesini duyunca merdivenlerden yukari çikti. Malcolm döndügünde; evsiz bir adamin, susturuculu bir silahi direkt kendisine dogrulttugunu gördü. "Gerçekten hiç param yok ..."
"Önemi yok, ben sadece paltondaki belgeyi istiyorum" Malcolm belgeden vazgeçmekten baska bir çaresi olmadigini biliyordu.
"Tamam" Belgeyi teslim etti. "Ben de dogru olduüunu düsündügüm seyi yapiyordum, lütfen yapma..." ama o, cümlesini hiç bitiremedi.
Suikastçi, belgeyi paltosuna gizledi kolunu agzina götürdü ve gizli bir radyo içine "Paket alindi" dedi.
Malcolm, sokaktan sessizce ayrildi, onun ailesi hakkindaki son düsünceleri.
Süphe Büyüyor
Ramazan cep telefonunda usulca "Karmali, benimle konusmak için zaman ayirdiginiz için tesekkür ederim. Benim sadece bir kaç sorum vardi" dedi; Gizlenmis olarak War Rock evi olabilecek olasi bir tesis gözlemliyordu.
Karmali "Her zaman oldugu gibi, yetenegimin en iyi sekliyle size cevap verecegim." diyerek nazikce yanitladi. Ramazan sirlarin içindekini isteydi, bu durumda Karmali'nin ona hiçbirsey söyleyemeyecegini anlamisti.
"Bugün gazeteleri okuyordum. Amerikali bir bilim adami, oturdugum yerden yarim mil uzaktaki basin binasi disinda dün gece öldürülmüs görünüyor. " Ramazan bu bilim adaminin Derbarandaki varligi hakkinda hiçbir sey bilmemesinden endise ediyordu. "Onun burada oldugunu biliyor muydun?" "Bilmiyordum." diye yanitladi Karmali. "Görünüse göre Zaripov o burada iken onu bizden gizlemeyi basarmisti. O bizim sessiz partnerimiz tarafindan öldürüldü; adam çok fazla sey biliyordu " Peki, ondan istediklerini elde ettiler mi? Hala ortagimizin motivasyonunu merak ediyorum. Onlar bizzat War Rock baglilar mi? Onu kaybettiler mi? " Ramazan ve Karmali Apollo ismi etrafinda dönüp duruyorlardi çünkü onlarin N.I.U'daki etkisinin bir sir olarak kalmis olmasi kaçinilmazdi.
"Motivasyonlari hakkinda endise etmeyin." diye güvence verdi Karmali. “Ben onlar kontrolum altindalar derken bana güvenin. Onlarin bildiklerini biliyorum."
“Öyle umuyorum Karmali, çünkü ben onlara güvenmiyorum. Onlar bizim burada olmadigimiz zaman onun burda oldugunu biliyorlardi. Neden bize söylemedin? " diye sordu Ramazan.
"Onu bulmak için hizli hareket etmek zorundaydilar. Sonucun ayni olmasi durumunda bizi bilgilendirmis olmasi gereksiz olurdu." diye açikladi Karmali. "Ramazan, onlara güvenmene ihtiyacim yok. Sadece benim ne yaptigimi bildigime güven. Önümüzdeki günlerde gücüne ihtiyacimiz olacak. Olaylar cok ilginc bir hal almak üzere ... "
Dr. Black
Malcolm Black Land Rover'in sarsintisiyla uyanmisti. Çin'in bu kesiminde yollar umuldugu kadar bakimli degildi ve o havaalanina giderken çok fazla dinlenmek mümkün olmamisti.Pencereden disari bakmak için döndü ve ufukta süzülen isigi fark etti. Bu nihayet Çin'de görecegi son gün dogumu olacakti çünkü sonunda evine gidiyordu.
Malcolm ceketine uzandi ve New Jersey'de kendi küçük dairesinde ona gülümseyen esi ve kizinin oldugu küçük bir fotograf aldi.Bu fotografi kendi kendine bu görevi niçin aldigini hatirlatmasi için almisti; ödenen önemli danismanin ücreti sayesinde, nihayet hakettikleri yasama sahip olabilirlerdi.
Birkaç ay önce,Selik adli bir subay onunla iletisime geçmisti ; Yellowcake uranyum ve onun askeri kullanimlar için potansiyel uygulamalarinin bulundugu tez kagidindan Malcolm hakkinda bazi seyler duymustu. Derbaran olarak taninan nispeten bilinmeyen ülkeden, Binbasi Selik hükümetinin Uranyum Arastirma ve Gelistirmelerine bir ilgisi oldugunu ve bir danismana ihtiyaci oldugunu belirtmisti. Binbasi komisyon oranindan bahsedene kadar Malcolm ilgilenmemisti. Çin'in güneyinde bir uranyum laboratuvarinda Derbaran bilim adamlarindan olusan bir ekibe liderlik ederek, kendisine ve ailesine rahat bir yasam saglamak için arta kalan yeterince parayla ve borçsuz olarak dönebilirdi.
Soförü havaalani içine çekince telefonu çaldi.
"Ben Black ," diye yanitladi.
"Dr Black, ben Binbasi Selik. Ben Çin'deki çabalariniz için tesekkür etmek için ariyorum. Bilim adamlarimizdan raporlari aldik, egitimlerinizin ve uzmanliginiz onlar için çok degerli oldugunu belirttiler." Selik'in resmi bir ses tonu vardi ama Black bu telefon görüsmesinin sadece basit bir tesekkürden ibaret olmadigini hissediyor ama birsey yapamiyordu.
"Önemli degil, Binbasi, yapmam için ödediginiz seyi yapiyorum sadece.” Malcolm kelimelerini dikkatlice seçmisti. “Konusmayi kisa kesmek istemiyorum ama ucagim kalkmak üzere ve ..."
"Farkli bir uçakta olmanizi isterdim,Dr Black. Size Derbaran'da birkaç gün daha ihtiyacim var. "Söylediklerinde kararlilik hissi vardi. “Bir sey demeden önce, Derbaran ziyaretinizin ülkemiz için hayati bir önemi oldugunu anlamanizi istiyorum. Gelmeyi seçerseniz size verilenin iki kati ödenecektir. Çok yakinda görüsmek üzere.” Telefon kapandi.
Malcolm itiraz etmek istedi, ama bunun yerine sessizce New York uçagini seyretti. Ailesini görmek için birkaç gün daha beklemek zorundaydi.
Direnç güçleniyor
Iki gün sonra ...
Zaripov masanin arkasindan, "Binbasi , bu kadar kisa bir sürede beni görmeye geldiginiz için tesekkürler" dedi. Selik'e oturmasini isaret etti.
"Tabii ki, efendim. Her zaman bana güvenebilirsiniz. "Selik masanin önündeki koltuga geçti." benim raporum hakkinda ne gibi sorulariniz vardi?"
"Raporuna gelmeden önce, Black'in teklifimize nasil yanit verdigini söyle" diye sordu Zaripov. "Ona göre hersey tamam görünüyor. Onun güvenilir oldugunu düsünüyorum; Önümüzdeki bir kaç gün içinde hayat boyu yetecek kadar para kazanacak. Ayrica, sadik bir aile babasi gibi görünüyor, esi veya çocugunu riske atacak hiç birsey yapmaz "
"Mükemmel, herkes mutlu o zaman" Zaripov gülümsedi. "Simdi, Burada sunu söylüyor sizin açiga çikardiginiz silahlar biraz gizemli mi?
Çok ta sir degil efendim, Nereden geldiklerini ve nasil yapildiklarini biliyoruz , sadece onlari yapani takip edemiyoruz.. Sadece bir kaç sirket bunun gibi sofistike silah yapabilirken, bu silahlar kolayca izlenilebilir olmalidirlar. Ancak, bunlar hemen hemen gezegenin heryerinde bulunabilen yasal parçalardan yapilmis sahte silahlar. “Yani N.I.U Yasadisi silah imal ediyor. Bunu yapmak için nasil bir kaynaga sahibi olabilirler?” diye sordu Zaripov.
Yildizlar...
N.I.U karargahinda
Simdi General Karmali'nin aklinda War Rock taniklariyla görüsmesi öncesindekinden daha fazla soru vardi. War Rock'un gücünden ve degerinden emin oldugu müddetçe, onun ne oldugunu belirleyemiyordu. Ayni zamanda, isler NIU kabile liderleri için gergindi. Sebepte kararli ve batil inanclilardi, War Rock hakkindaki gökten gelen kiyamet isareti söylentileri de yangin gibi yayiliyordu.People's Press'in bir sekilde, muhtemelen Derbaran'in taniklari kurtarmak için yaptigi karsi saldiri esnasinda, tutulan taniklarin hesaplarini elde etmis olmasi Karmali'nin problemlerine eklenmisti.. Karmali War Rock tanigi ile yaptigi sorgulamayi hatirladi ...
Yüzünde bos bir bakisla, "Yildiz ..." dedi çocuk.
Karmali " 'yildizlar' ne anlama geliyor? Çocuk " diye yavasça sordu. Zaten taniklar N.I.U. Sempatizaniydi bu yüzden; sert olmaya gerek yoktu. "Kayanin içi tamamiyla yildizlarla dolu görünüyordu... hatirladiklarimin hepsi bu efendim..."
Bunlarin hiçbiri Karmali'ye uymadi. Yüzbasi Ramazan'i çagirdi.
Ramazan Karmali'nin ofisine girince "General, benimi istediniz?" dedi. "Yüzbasi, senin yeteneklerine ihtiyacim var." Karmali esas konuya geldi. "Desert Dogslari al ve bana War Rock hakkinda bilgi getir.Derbaran'in bu sehirde gizli bir bilgi stogu var. "Derbaran Cumhuriyetinin bir duvar haritasini isaret etti. "Keske daha fazla bilgim olsaydi, ama bildigim tüm depolama tesisinin adinin 'Bloc.' oldugu. Bulun onu; Bana ise yarar bir sey bulun. Burada karanlikta olmaktan yoruldum. "
"Olmus kabul edin, General. Bilgiler elimde olur olmaz sizinle irtibata geçecegiz "Ramazan hizla ayrildi; Karmali'nin sabirsizligi hemen sonuç gerektirdi.
Kaynak Bulundu
Selik kendinden geçmisti. Zaripov'un ofis yolunda genisleyen merkez boyunca yürürken Son olarak, bazi cevaplar! diye kendi kendine düsündü. Her sey artik anlamli görünüyordu. Selik Nightwatch 1'in Zaripov için gelebilecek olmasindan gurur duyuyordu. Sadece sans eseri kendi subaylarindan biri N.I.U'nun bir destek sevkiyatinin kontrolu sirasinda Apollo Savunma Sistemleri'nden gelen adami tanidi; sans bugün onun tarafinda görünüyordu.
Apollo Savunma Sistemleri Karmali'nin savasa devam etmesini saglayacak varligi temin edecek yetenegine sahip büyük bir çok uluslu sirketti. Apollo'dan gelen adami tanidiktan sonra, sirketin Karmali'nin operasyonuna agirlikli yatirim yaptigini onaylamak çok fazla inceleme gerektirmedi. Zaripov'un kisa sürede bu konu hakkinda bilmesi gerekir, büyük olasilikla hafta içinde Karmali'nin Apollo'dan gelen sevkiyatlarini durdurabilir. Sonunda Zaripov'un ofisine ulasti. Sekreterin bütün itirazlarini görmezden geldi.
Düsünmeden "Efendim!" diye bagirdi. Ama ofis bostu; Zaripov yoktu. “Size anlatmaya çalistigim gibi...” Zaripov'un sekreteri onunlaydi, Ses tonu sinirli, ve yüzündeki kizginlikla "O su anda içerde degil. Kendisi gelir gelmez ben sizin için bir randevu ayarlayabilirim."
Aptal kadin. Selik kendini begenmislige kapilmadan önce onun sözünü kesti. "Evet, onu yap. Ona acilen yapabilecegi en kisa sürede benimle irtibata geçmesini söyle” Bu sefer nereye gitmis olabilir? Süphesiz savas onun Nightwatch 1.'in koruma desteginde kalmasini gerektirdi. Zaripov radarinin altinda nasil hata yapti?
Takip Devam Ediyor
Karmali Apollo Savunma Sistemlerini savasta bir ortak olarak almanin bu zamana kadar aldigi en iyi karar olduguna tam ikna olarak toplantidan ayrildi. Gercekten apollo için olmasaydi, muhtemelen hala Zaripov'un askeri olarak orduda olacakti. Onunla paylastiklari bilgi Zaripov'un kontrolde kalmasina izin verilmesi halinde Derbaran'in yok olmaya yüztutacagina onu ikna etti.
Karmali Bugün N.I.U tarafindan alikonulan bir Derbaran silah sevkiyati konusunda onlarla görüsecekti. Bu yeni silahlar ve zirhlar N.I.U'nun cephaneliginde olan herseyden daha gelismisti, ve Apollo N.I.U'nun kullanimi için tasarimlari taklit edecekti. Telefonu çaldi; arayan Ramazandi.
"Merhaba, Kaptan. Benim için iyi haberlerin olduguna inaniyorum? " diye umutla sordu Karmali. "Hem evet hem hayir efendim. " Ramazan, Karmaliyi umutlandirmak istemedi. "Sadece çikart agzindaki baklayi, Ramazan. Naz yapma" diye azarladi Karmali. "Peki efendim, Bloc'u yakaladik, ama War Rock'un Bloc'a uzak olmayan geçerli konumundan hareket ettirildigine dair bilgiler nedeniyle ayrildik. Derbaran calisanlarindan birini sorguya aldik ve bize War Rock'un silah kongresinin gitmesinin asla beklenmeyecegi Kahli'de tutuldugunu anlatti.”
"Simdi neredesiniz ,Yüzbasi?" Karmali daha fazlasinin oldugunu biliyordu. "Kahli'de. Kongre birkaç gün önce sona erdi, ancak küçük bir Derbaran kuvveti hala oradaydi. Onlari hallettikten sonra her yeri aradik. War Rock burada degil ... Biz ulasmadan önce tasinmisti. Bu 'War Rock' ne olursa olsun, kesinlikle çok fazla hareket ediyor.. Biz izini takip etmeyi deneyecegiz, ama Derbaran takviyesi hizla yaklasiyor,” diye açikladi Ramazan.
"Çok guzel. Iyi is, Kaptan. Kursa devam edin,bakalim bizi nereye getirecek. Daha fazla bilgi edinirseniz bana bildirin.” Karmali Ramazan'a tüm diger askerlerden daha fazla güvendi, bu yüzden üstlerinden dogrudan emir almadan, kendi istedigi gibi çalismasina izin verildi. "Evet efendim."
Korkuyla kosus
Malcolm Black bir sokaktaki çöplügün arkasinda çömelmisti. Burada tekrar güvenli bir sekilde görünmeden hareket edebilecegi kadar havanin yeterince kararmasini bekliyordu ."War Rock" hakkinda yanlislikla ortaya çikardigi bilgilerin halka yayimlanmasi gerekiyordu. Malcolm kendisini bir kahraman olarak görmüyor, ne de bir kahraman olmak istiyordu. Kimse gittigini fark etmeden önce Associated Press ofisine bu bilgileri birakir ve sonra Derbaran laboratuvarindaki görevine geri dönebilirdi. Korkmustu; bu bilgiyle yakalanmis olsaydi, bunun için öldürülmüs olabilecegini biliyordu.
Bu, filmlerdeki gönülsüz bir kahramanin mucizevi sekilde hiç yoktan cesaret timsali kesilmesi gibi degildi. Titremesini durduramiyordu; Tek düsünebildigi evdeki ailesiydi. Sadece onu birak ve geri gel, yarin evde olacaksin, her sey iyi olacak. Caddeden asagi hareket etmeye basladi, gidecegi yere varmasina sadece bir kaç blok kalmisti. Simdi sakinlesmeye basladi, eve ulasmak için sabirsizlaniyordu,son iki gün hem fiziksel hem zihinsel olarak çok yogundu. War Rock son derece tehlikeli olmasinin yani sira büyüleyici bir konuydu. Nesnenin yapisi, o güne kadar gördügü hiçbir sey gibi degildi, hatta metal bile benzersizdi. Kesin bildigi sey birisinin onu insa ettigi ve yanlis kullanildiginda ölümcül olduguydu. Black'in içgüdüsel meraki kendisini proje üzerinde çalismaya devam etmesi için isteklendirdi; Son iki gün boyunca yaptigi çalismalardan ötürü bir Nobel ödülünün onun olabileceginden emindi. Sadece War Rock'un potansiyelini düsünmesi bile basini döndürdu. Ama onun savas yanlisi ve iktidar mücadeleleri için kullanilacagini söyleyebilirdi; en azindan, Zaripov ve Karmali'nin seçtikleri yol buydu.
Neredeyse ofisteydi. Acele ,köseyi çok çabuk döndü az kalsin evsiz bir adami devirecekti. "Afedersiniz, üzgünüm ..." diyerek özür diledi Malcolm.
"Sorun degil. Herhangi bir sey verebilir misin? "diye sordu adam .
"Üzgünüm, üzerimde hiç bir sey yok ... Aceleyle çiktim" Malcolm yüklenen bir tabancanin kusursuz sesini duyunca merdivenlerden yukari çikti. Malcolm döndügünde; evsiz bir adamin, susturuculu bir silahi direkt kendisine dogrulttugunu gördü. "Gerçekten hiç param yok ..."
"Önemi yok, ben sadece paltondaki belgeyi istiyorum" Malcolm belgeden vazgeçmekten baska bir çaresi olmadigini biliyordu.
"Tamam" Belgeyi teslim etti. "Ben de dogru olduüunu düsündügüm seyi yapiyordum, lütfen yapma..." ama o, cümlesini hiç bitiremedi.
Suikastçi, belgeyi paltosuna gizledi kolunu agzina götürdü ve gizli bir radyo içine "Paket alindi" dedi.
Malcolm, sokaktan sessizce ayrildi, onun ailesi hakkindaki son düsünceleri.
Süphe Büyüyor
Ramazan cep telefonunda usulca "Karmali, benimle konusmak için zaman ayirdiginiz için tesekkür ederim. Benim sadece bir kaç sorum vardi" dedi; Gizlenmis olarak War Rock evi olabilecek olasi bir tesis gözlemliyordu.
Karmali "Her zaman oldugu gibi, yetenegimin en iyi sekliyle size cevap verecegim." diyerek nazikce yanitladi. Ramazan sirlarin içindekini isteydi, bu durumda Karmali'nin ona hiçbirsey söyleyemeyecegini anlamisti.
"Bugün gazeteleri okuyordum. Amerikali bir bilim adami, oturdugum yerden yarim mil uzaktaki basin binasi disinda dün gece öldürülmüs görünüyor. " Ramazan bu bilim adaminin Derbarandaki varligi hakkinda hiçbir sey bilmemesinden endise ediyordu. "Onun burada oldugunu biliyor muydun?" "Bilmiyordum." diye yanitladi Karmali. "Görünüse göre Zaripov o burada iken onu bizden gizlemeyi basarmisti. O bizim sessiz partnerimiz tarafindan öldürüldü; adam çok fazla sey biliyordu " Peki, ondan istediklerini elde ettiler mi? Hala ortagimizin motivasyonunu merak ediyorum. Onlar bizzat War Rock baglilar mi? Onu kaybettiler mi? " Ramazan ve Karmali Apollo ismi etrafinda dönüp duruyorlardi çünkü onlarin N.I.U'daki etkisinin bir sir olarak kalmis olmasi kaçinilmazdi.
"Motivasyonlari hakkinda endise etmeyin." diye güvence verdi Karmali. “Ben onlar kontrolum altindalar derken bana güvenin. Onlarin bildiklerini biliyorum."
“Öyle umuyorum Karmali, çünkü ben onlara güvenmiyorum. Onlar bizim burada olmadigimiz zaman onun burda oldugunu biliyorlardi. Neden bize söylemedin? " diye sordu Ramazan.
"Onu bulmak için hizli hareket etmek zorundaydilar. Sonucun ayni olmasi durumunda bizi bilgilendirmis olmasi gereksiz olurdu." diye açikladi Karmali. "Ramazan, onlara güvenmene ihtiyacim yok. Sadece benim ne yaptigimi bildigime güven. Önümüzdeki günlerde gücüne ihtiyacimiz olacak. Olaylar cok ilginc bir hal almak üzere ... "
Bölüm 3
Bölüm 3: Artifact
Bakan Dong
Bakanin konvoyu hizla Cloud Forest boyunca giden dar toprak yolda ilerledi. Konvoy, dört motosik esligindeki iki hummerdan olusuyordu; Baskani Zaripov Bilim ve Arastirma Derbaran Bakani'nin güvenligine iliskin emri kendisi vermisti. Sonuçta Baskana büyük söz vermisti ve Zaripov basarisizligi kibar karsilamazdi.
Engebeli bir sürüsten sonra, sert görünümlü, soluk tas yapi bir açiklikta durdu. Hummerlar ön girise mümkün oldugunca yaklastilar. Motosiklet üzerindeki korumalar motosikletten indiler, bunlardan MP7 ile donanmis iki tanesi , öne çiktilar ve herhangi bir tehlike için onlarin geldikleri yolu kontrol ettiler. Kalan ikisinden biri siginagin büyük metal kapisina yaklasti; kapinin sag tarafinda bir panel vardi, gardiyan panelin plastik kapagini açti ve panel ekrani aydinlandi. O panele bir dizi numaralar girdi ve plastik kapagi geri koydu. Birkaç dakika sonra metal kapi gicirdayarak açildi. Bakanin Hummerindaki koruma sag yolcu tarafindaki kapiyi yavasca açti ve hafifçe egildi, gözleri onun gözlerini görmüyordu. Bir çift simsiyah Prada ayakkabi ve ardindan uzun beyaz bir yagmurluk hummerdan cikti. Bakan Young Ju dong bilim adamlari kadar ve özellikle iç savasin ortasinda bir ülke için iyi giyimli bir kadindi.Kendine güvenle ilerledi ve onun tarafindaki krom çantayi saglamca tuttu. Hummerdan indi ve tereddütsüz sekilde siginaga dogru yürüdü. Hareketlerinde çabukluk vardi ama cok acele etmedi. Gardiyanlar onu takip etti ve metal kapi arkalarindan gicirdayarak kapandi.
Siginagin içinde, gardiyanlardan ikisi stoklanmis sandiga yaklasti ve yolun disina tasimaya basladilar. Sandiklarin altinda küçük bir giris kapisi vardi. Gardiyan uzandi ve dikdörtgen kapagi çekti. Asagiya dogru uzanan dar merdiven yolu vardi. Bakan Dong merdivenlerden asagi indi, kapak kapanir kapanmaz iki floresan lamba titreserek aydinlandi. Daginik beyaz saçli,burusuk laboratuvar önlüklü ve gözlügü bir tarafa hafifçe egik bir adam grubu selamladi. Sevinçle "Bakan, Artifact'a Hos Geldiniz!" dedi. Bu bilim adamlari izolasyon altinda çalismislardi ve bu muhtemelen bir bilim adaminin Bunsen yakicisi ile laboratuvar önlügünü tutusturdugundan beri Artifact'ta olan en ilginç seydi. "Sayin Bakan, cesetleri görmek istediginizden eminim. Bu taraftan.." Bilim adami, grubu tesisin içine dogru daha derine götürdü.
General Karmali
General Karmali telefon çaldiginda ofisindeki kahverengi masasinda oturmus bazi raporlari inceliyordu.Telefonun iki defa calmasini bekledi ve cevap verdi.
"Merhaba General, inaniyorum ki hersey tamam" adamin sesi, derin ve etkiliydi.
"Sayin Guyner Evet, hersey iyi. Gece 3'te aradiginiza göre benim için bir bilgiye sahip oldugunuzu varsayiyorum.” diye yanitladi general. Diplomasi konusunda tecrübeliydi ve Sayin Guyner'in onu En azindan gecenin 3'ünde küçük düsürmesine izin vermeyecekti.
"War Rock ile ilgili aldigimiz bazi yeni istihbaratlari sizinle paylasmak istedik. Müttefik olarak çalisacaksak o zaman birbirimize güvenmemiz gerekir, yanlismiyim General? "Bu söylemsel bir soruydu, General, yanit vermedi, yanit vermek istedi ama sadece o anda verecegi cevaptan emin degildi.
" General, size War Rock'un bizimkilerden biri olmadigini bildirmek istedim. Bizim Apollo Savunma Sistemleri veya uzaktan War Rock'u andiran bu konudaki hiç bir proje hakkinda herhangi bir bilgimiz yok. Siz ve adamlarinizin War Rock'u bizim için bulacaginiza inaniyoruz. Tabii ki, N.I.U ile bilgi ve arastirmalarimizin tamamini paylasir ve çabalarinizi cömertçe karsilariz. Ne diyorsunuz? "
Genede Karmali ona bakti, özellikle uzun zamandir yapmayi planladigi bir sey için bu iyi bir teklifti. War Rock'u kurtarmak NIU'ya savasta kesinlikle bir destek verecekti.
"Sayin Guyner bunun hakkinda size yardimci olabilecegimizi söylüyorum" diye yanit verdi Karmali.
“General bunu duyduguma sevindim. Senin sonuçlarini sabirsizlikla bekliyorum, iyi aksamlar "Adam telefonu hizlica ama saygisizlik olmayacak sekilde kapatti. Onlarin konusma kesinlikle is içindi ve is tamamlanmisti.
Sonraki Sabah
Karmali'nin kapisi usulca çalindi, sonra kapi açildi ve Kaptan Ramazan içeri girdi "Beni mi istediniz general?"
"Ramazan, baglantilarinla konusmani ve War Rock'un nerede olduguna dair yeni haber veya onunla alakali herhangi birsey duyup duymadiklarini ögrenmeni istiyorum. Birde bunu yaparken ayni zamanda Halk Basin içindeki adaminiza da sorun. A.D.S. kisa sürede War Rock'un bulmamiz için bize güveniyor."
Artifact Arastirma ve Gelistirme. Tesis Bölüm 1
3 Ay Sonra
Bakan Dong kapisi çalinip sasirdiginda en son test sonuçlarini analiz etmek icin masasinda oturuyordu. Gelen kisi arastirma ekibinin bas bilim adamlarindan biriydi. War Rock kaza yerinde bulunan ,ölümsüz gibi görünen iki ceset üzerinde çalisiyorlardi ama bir örnek sentezlemeye her yaklastiklarinda , örnek soluklasiyor ve saatler içinde ölüyordu. Bu sefer farkliydi.
Bakan Dong "Içeri gel," diye yanit verdi.
Bilim adami yavasça kapiyi açti ve arkasindan kapatti. "Bakan! Bence istikrarli bir örnek oldugunu düsünüyorum!" dedi. Adamin sesindeki heyecani duyabiliyordu. "Iste raporlar burada. Su ana kadar neredeyse 5 saat oldu ve örnek hala kararli bir durumda!"
Adam Bakana test raporlarini teslim etti. Birkaç sayi kontrol etmek için bir kaç yerde durarak ilk birkaç sayfayi çevirdi. Birkaç dakika sonra, sandalyesine oturdu, gözlüklerini çikardi ve masanin üzerine koydu. "Basardik! Bu harika bir haber. Zaripov memnun olacaktir." dedi. Bu herkesin çok uzun bir zamandir Bakan Dong'un en heyecanli halini gördükleri andi..
"Saha testi için ne zaman hazir bir örnek olabiliriz ," diye sordu Bakan Dong.
"Yarin için hazir kullanilabilir bir örnegimiz olmali ," diye yanitladi bilim adami. "Ama onu daha fazla test etmemiz gerekmez mi? Insan deneklerin ona nasil tepki verecegini bilmiyoruz" diye ekledi
Bakan Dong "ihtiyaç yok!" diye, adamin sözünü keserek yanit verdi. “Gerçek sonuçlar elde edebilecegimiz bir sahada testlerimizi tamamlayacagiz, bana testler için uygun bir yer bulun. ” Sesinde kararlilik vardi, bilim adami tartismaya cesaret edemedi. Basini salladi ve, "Takimi hazirlayacagim " dedi.
Vitious Harabeleri
24 Saat Sonra
Bakan Dong ve onun bilim ekibi yeni "silahi" test etmek için Vitious kalintilarina ulasti. Zaripov ondan böyle bahsediyordu ve eger bu prototip çalisirsa savasin yüzünü sonsuza kadar degistirecekti.
Hepsi hazmat takimlari giyiyorlardi.Iki Bilim adami dizüstü bilgisayarlar ve diger arastirma ekipmanlari bulunan büyük kutular tasiyorlardi. Istihbarata göre bu alan Derbaran birlikleri ile bölgede yapilan savastan geriye kalan bir grup N.I.U askerinin sahasiydi. Bu askerler geri çekilen Derbaran birlikleri kovaliyorlardi ve birimin geri kalani ile yeniden toplamak için Derbaran'in bir zamanlar gurur baskentinin eski kalintilarinda kamp kurmaya karar verdiler. Bakan Dong bu alandan daha iyi bir test alani isteyemezdi. N.I.U köpekleri saygisizligin bedelini ödeyeceklerdi.
Bakan Dong telsizden "Biz pozisyondayiz, tamam" dedi. Birkaç saniye sonra boguk bir ses "anlasildi artifact ekibi, operasyon basliyor, sansiniz açik olsun." diye yanit verdi.
Bakan Dong duramiyordu; Bir yila yakin bu an için çalisiyordu. Onun kariyeri, arastirmasi, maasi ... her sey bu ana bagliydi. Ona bir dürbün vermesi icin bekçilerden birisine isaret etti. Neredeyse tam zamaniydi. NIU grubunun yuvalandigina inanilan eski Derbaran baskenti binasinin kalintilarina dürbünle bakti. Birkaç saniye içinde iki Blackhawk helikopterinin sesleri uzaktan duyulabilirdi. Kisa zamanda içinde sesler net ve yüksekti, sesi duyan NIU askerleri arastirmak için siginaklarindan çiktilar. Bakan Dong "Oradalar!" diye bagirdi. Üzerlerinde uçan helikopterin gökyüzünü kaplayan sesini ufuk boyunca hizla yayilan ayri bir mavi duman izledi. Kisa zamanda her sey yogun mavi dumanin ortasinda kalakaldi. Bu Baskan Zaripov'un en degerli silahiydi; bu Derbaran'in kurtulusuydu..
Bakan Dong temiz isareti verildikten sonra ekibine "Haydi içeri girelim!" diye emretti, bilim adamlari ekipmanlari aldi ve kalin mavi dumana dogru ilerlediler. Bir kaç dakika yürüdükten sonra, bozuk sesler ve bogulma sesleri duymaya basladilar. Yogun dumanda hareket eden sekilleri görebiliyorlardi. Bu tamamiyla gerçeküstü bir rüya gibiydi. Aniden çarpik bir figür Bakan Dong'un onun geride biraktigi deligi görebilecegi kadar bir hizla duman duvarini kirarak bir bilim adamina dogru firladi. Tepki verilemeyecek kadar hizliydi, çilgin NIU askeri ürkmüs bilim adaminin kolunu kapmayi basardi ve onu çekip kopardi. N.I.U askerleri çildirmislardi. Mavi duman, etkilenen askerleri bir kac dakikada öldürmektense bunun yerine askerlerin ordunun ulasabilecegi herseye öfkeyle saldirmalarina neden olmustu. Muhafizlari ates açti, ancak çok fazla duman vardi ve çilgin NIU askerlerinin hareketleri çok düzensizdi. Bir bekçi onlardan biri tarafindan dumanin içine çekildi, onun çigligi uzaklastikca kayboldu.
Bakan Dong "Geri çekilin!" diye bagirdi. Bakan Dong ve bas bilim adamlari dahil olmak üzere onun bilim ekibinden bir kaç kisi çilgina dönmüs askerlerin sizlanmalari ve restgele açilan ates arasinda mavi dumandan çikmayi basardilar. Bakan Dong, son bir defa göz atmak için durakladi.Çilgina dönmüs askerlerin sekil ve gölgeleri simdi birlikte büyük tek bir sekil içinde yer aliyordu. "Olaylarin ne ilginç bir dönüsümü" diye düsündü kendi kendine. "Bu yepyeni bir arastirma alani açiyor". Bakan Dong ve kalan bilim ekibi baskan Zaripov'a saha testi raporlarini hazirlamak için Artifact'a yöneldiler.
Birkaç saat sonra, küçük bir N.I.U müfrezesi Vitious kalintilarina ulastiklarinda, kalin mavi duman zaten temizlenmis ve kaybolmustu. NIU için ne kötu ki; Vitious çevresindeki köylerdeki yerel halk mavi duman görüp arastirmak için geldiler ama daha sonra gazetelerde '' NIU üniformalarinin ufak tefek kalintilarinin disinda tanimlanmasi mümkün olmayan çok fazla deforme olmus paramparça bedenlerin oldugu alan'' olarak tarif edilen yeri buldular.
Haber çabuk yayilir. Bu sakat ve korkunç deforme bedenlerin bir anda ortaya çikmasi Derbaran'da her gün olan birsey degildi. Kisa zamanda medya ve NIU güçlerinin cevap süresi eksikligi Karmali için savasin kendisinden daha fazla bir sorun haline geliyordu. NIU ve General Karmali'yi destekleyen Bazi sadik kabileler ve köyler intikam talep ettiler ve General Karmali'yi makam sevdalisi olmak ve NIU'nun korumakla görevli oldugu insanlari unutmakla suçladilar. Isler kontrol disina çikmisti ve General için iyi görünmüyordu. War Rock'un nerede oldugu hakkinda veya görünen bu gizemli mavi duman ile ilgili hiçbir bilgi yoktu. Genel Karmali ve NIU'nun zamani tükeniyordu. Yakinda destekçileri onlara karsi çikacak ve desteklerini keseceklerdi.
Artifact Arastirma ve Gelistirme. Tesis Bölüm 2
Bir Kaç Gün Sonra
Bakan Dong Vitious olayindan parçalanmis kalintilarindan birinin otopsi raporu üzerinde duruyordu..
"Muhtesem," diye haykirdi. Heyecanini kontrol altina alamadi. "Pathogen " Simdi adiyla Mavi Duman , " etkilenen deneklerin birçogunda kas ve sinir dokusunun hizli büyümesine neden oldu. Bazi denekler kalp yetmezliginden aninda öldü. Istihbarat ve öfke kaybi gibi yan etkilerinin olmasina ragmen ", Bakan Dong için bu önemsiz sayilir. Baskan Zaripov'un dogrudan emri ile, Blue Storm'u mükemmellestirmek için bütün dikkatiyle arastirmasina konsantre oldu.
General Karmali'nin telefon çaldi. Bu cagrinin 03:00 çagrilarindan biri oldugunu düsündü kendi kendine. "Sayin Guyner'in bir vampir oldugunu daha fazla düsünmeye basliyorum.." Karmali kendi kendine güldü. Gönülsüzce telefonu aldi. Ancak bu Sayin Guyner degil Yüzbasi Ramazan'di.
"Acil haberler var Efendim, gizemli mavi duman olayi ile ilgili bilgiler var.Halk arasindaki adamimdan duydum. Babasi hemen olaydan önce alanin çevresindeydi ve bazi bilim adamlarinin silahli eskort ile Humveelerle geldiklerini ve agir ekipman tasidiklarini gördügünü söyledi. Neden bilim adamlarinin silahli eskort ve Humvee'lere ihtiyaci olsun efendim? "
"Bu en kisa sürede cevabini bulmamiz gereken iyi bir soru Ramazan. Onlarin muhtemelen yakinlarda bir yerlerde bir arastirma laboratuvari veya üssü var. Henüz herhangi bir ipucu var mi? " diyerek cevap verdi Karmali .
"Henüz degil efendim ama Cloud Forest köylülerin bazilari, yakin zamanda artan hareketlilik gördüklerini bildirdiler. Laboratuar önlüklu insanlardan bahsettiler. Bunun için oradan baslamaya gidiyorum. " diye yanitladi Ramazan.
Kisa bir duraklamanin ardindan, General Karmali “Iyi is Ramazan, en iyi adamlarini almani ve bu tesisi bulmanizi istiyorum, "dedi. Her seyi istiyorum. Personeli, belgeleri, her seyi. "
"Anlasildi efendim. Ben en kisa sürede geri bildiririm. Ramazan tamam " diye cevap verdi Kaptan Ramazan ve telefonu kapatti.
Bir Kac Saat Sonra
Kaptan Ramazan'in Desert Doglari hizlari ve acimasiz yetenekleriyle ünlulerdi. Birkaç saat içinde Ramazan ve elit ekibi Cloud Forest Derbaran'in siginagi disindalardi. Alanin çevresinde son tekerlek izleri onlari siginagin girisine götürmüstü. Bilinmeyen bir yerin ortasindaki küçük bir siginak icin bu kadar trafigin olmasi ve siginaktaki güvenlik zaafiyeti süpheliydi.
Kaptan adamlarina ilerlemelerini isaret etti .Büyük siginak kapisi zaten açikti. Desert Doglar hizli hareket ederek her odada arama yaptilar. Onlarin Artifact Arastirma tesisin girisini kesfetmeleri uzun zaman almadi.
Kaptan Ramazan ve adamlari tesise dar merdivenlerin üzerinden indiler.Isiklar tesis boyunca açikti ve görünürde kimse yoktu. Ramazan adamlarina gece görüs dürbünlerini takmalarini ve tesisi aramak için yayilmalari için isaret etti.
Desert Doglar tesisi taradilar.Her odaya bakip bütün dolaplari ve raflari aradilar. Artifact'ta kalan hiçbir sey yoktu. Hiçbir belge, hiçbir bilim adami. Sadece mücadele belirtileri, kirik test tüpleri, devrilmis masa ve zeminde parçalanmis bardak vardi.
Kaptan Ramazan yüksek sesle "Lanet olsun, burada hiçbir sey yok," dedi. "çok gec kaldik," diye devam etti. "Esyalarinizi toplayin ve HQ geri dönelim" diye adamlarina emretti. "General bunun hakkinda duymak isteyecek," Boylece Desert Doglar çikmaz yola gelerek ve rehbersiz olarak, General Karmali'ye geri döndüler.
Duman temizlenmeye basliyor
Cloud Forest'tan cok uzak olmayan isimsiz bir yerde
Dev bir metal kapi açilir, oda özellikle parlakti ve bosluk duygusu vardi. Odada hiçbir esya yoktu. Kelepçeli ve gözleri bagli Derbaran bilim adamlarina kiralik gibi görünen askerler tarafindan eslik ediliyordu. Bakan Dong bunlarin arasinda idi. Muhafizlar disarida bekledi. Tüm bilim adamlari odaya girince, dev metal kapi kapatildi.
Dehsete düsmüs kendi kaderinden habersiz bilim adamlari, bir yönden digerine baslarini çevirerek, gözlerindeki bandajlarin altindan görmeye çalisiyorlardi. Bir ses onlari duraklatti.. Korku ile donakaldilar. Odanin diger tarafinda küçük bir metal kapi yavasça açildi ve iyi giyimli, uzun boylu bir adam odaya girdi. Arkasindan da bir bekçi odaya girdi.Uzun boylu adam bilim adamlarinin gözlerindeki bandajlari çikarmasi için bekçiye isaret etti. Bilim adamlarinin 'gözlerindekiler bir bir çikarildi ve hepsi umutsuzca nerede olduklarini ayirt etmek icin odanin etrafina baktilar..
Gözlerindekiler çikarildiktan ve bilim adamlarinin gözleri odadaki parlak isiga alistiktan sonra, uzun boylu adam konustu. Kisa ve oz olarak, "Bayanlar ve baylar, benim adim Bay Guyner. Apollo Savunma Sistemleri Merkezi'ne hos geldiniz. Eger isbirligi yaparsaniz, hepiniz bunu sag saglim atlatacak ve ailelerinizi tekrar göreceksiniz. "
Cümlesini bitirince, Sayin Guyner'in arkasindaki metal kapi bir kez daha gicirdayarak açildi ve baska bir adam odaya girdi; Sayin Guyner'in aksine, bu adam iyi yetismis ve gözlerinde soguk, derin bir bakis vardi. Sayin Guyner hafifçe egildi ve adamin kulagina birkaç kelime fisildadi. Kisa süre sonra, bu adam bilim adamlari grubundan Bakan Dong'i aldi ve metal kapinin arkasindan odanin disina kadar ona refakat etti. O odanin disina çikmadan hemen önce, Bakan Dong bilim ekibine son bir defa daha bakti. Içeride, o onlari tekrar görmeyecegini biliyordu. Diger Derbaran bilim adamlarinin endiseli bakislari arasinda, Sayin Guyner bakandan sonra disari cikti ve metal kapi gicirdayarak kapandi.
Bakan Dong
Bakanin konvoyu hizla Cloud Forest boyunca giden dar toprak yolda ilerledi. Konvoy, dört motosik esligindeki iki hummerdan olusuyordu; Baskani Zaripov Bilim ve Arastirma Derbaran Bakani'nin güvenligine iliskin emri kendisi vermisti. Sonuçta Baskana büyük söz vermisti ve Zaripov basarisizligi kibar karsilamazdi.
Engebeli bir sürüsten sonra, sert görünümlü, soluk tas yapi bir açiklikta durdu. Hummerlar ön girise mümkün oldugunca yaklastilar. Motosiklet üzerindeki korumalar motosikletten indiler, bunlardan MP7 ile donanmis iki tanesi , öne çiktilar ve herhangi bir tehlike için onlarin geldikleri yolu kontrol ettiler. Kalan ikisinden biri siginagin büyük metal kapisina yaklasti; kapinin sag tarafinda bir panel vardi, gardiyan panelin plastik kapagini açti ve panel ekrani aydinlandi. O panele bir dizi numaralar girdi ve plastik kapagi geri koydu. Birkaç dakika sonra metal kapi gicirdayarak açildi. Bakanin Hummerindaki koruma sag yolcu tarafindaki kapiyi yavasca açti ve hafifçe egildi, gözleri onun gözlerini görmüyordu. Bir çift simsiyah Prada ayakkabi ve ardindan uzun beyaz bir yagmurluk hummerdan cikti. Bakan Young Ju dong bilim adamlari kadar ve özellikle iç savasin ortasinda bir ülke için iyi giyimli bir kadindi.Kendine güvenle ilerledi ve onun tarafindaki krom çantayi saglamca tuttu. Hummerdan indi ve tereddütsüz sekilde siginaga dogru yürüdü. Hareketlerinde çabukluk vardi ama cok acele etmedi. Gardiyanlar onu takip etti ve metal kapi arkalarindan gicirdayarak kapandi.
Siginagin içinde, gardiyanlardan ikisi stoklanmis sandiga yaklasti ve yolun disina tasimaya basladilar. Sandiklarin altinda küçük bir giris kapisi vardi. Gardiyan uzandi ve dikdörtgen kapagi çekti. Asagiya dogru uzanan dar merdiven yolu vardi. Bakan Dong merdivenlerden asagi indi, kapak kapanir kapanmaz iki floresan lamba titreserek aydinlandi. Daginik beyaz saçli,burusuk laboratuvar önlüklü ve gözlügü bir tarafa hafifçe egik bir adam grubu selamladi. Sevinçle "Bakan, Artifact'a Hos Geldiniz!" dedi. Bu bilim adamlari izolasyon altinda çalismislardi ve bu muhtemelen bir bilim adaminin Bunsen yakicisi ile laboratuvar önlügünü tutusturdugundan beri Artifact'ta olan en ilginç seydi. "Sayin Bakan, cesetleri görmek istediginizden eminim. Bu taraftan.." Bilim adami, grubu tesisin içine dogru daha derine götürdü.
General Karmali
General Karmali telefon çaldiginda ofisindeki kahverengi masasinda oturmus bazi raporlari inceliyordu.Telefonun iki defa calmasini bekledi ve cevap verdi.
"Merhaba General, inaniyorum ki hersey tamam" adamin sesi, derin ve etkiliydi.
"Sayin Guyner Evet, hersey iyi. Gece 3'te aradiginiza göre benim için bir bilgiye sahip oldugunuzu varsayiyorum.” diye yanitladi general. Diplomasi konusunda tecrübeliydi ve Sayin Guyner'in onu En azindan gecenin 3'ünde küçük düsürmesine izin vermeyecekti.
"War Rock ile ilgili aldigimiz bazi yeni istihbaratlari sizinle paylasmak istedik. Müttefik olarak çalisacaksak o zaman birbirimize güvenmemiz gerekir, yanlismiyim General? "Bu söylemsel bir soruydu, General, yanit vermedi, yanit vermek istedi ama sadece o anda verecegi cevaptan emin degildi.
" General, size War Rock'un bizimkilerden biri olmadigini bildirmek istedim. Bizim Apollo Savunma Sistemleri veya uzaktan War Rock'u andiran bu konudaki hiç bir proje hakkinda herhangi bir bilgimiz yok. Siz ve adamlarinizin War Rock'u bizim için bulacaginiza inaniyoruz. Tabii ki, N.I.U ile bilgi ve arastirmalarimizin tamamini paylasir ve çabalarinizi cömertçe karsilariz. Ne diyorsunuz? "
Genede Karmali ona bakti, özellikle uzun zamandir yapmayi planladigi bir sey için bu iyi bir teklifti. War Rock'u kurtarmak NIU'ya savasta kesinlikle bir destek verecekti.
"Sayin Guyner bunun hakkinda size yardimci olabilecegimizi söylüyorum" diye yanit verdi Karmali.
“General bunu duyduguma sevindim. Senin sonuçlarini sabirsizlikla bekliyorum, iyi aksamlar "Adam telefonu hizlica ama saygisizlik olmayacak sekilde kapatti. Onlarin konusma kesinlikle is içindi ve is tamamlanmisti.
Sonraki Sabah
Karmali'nin kapisi usulca çalindi, sonra kapi açildi ve Kaptan Ramazan içeri girdi "Beni mi istediniz general?"
"Ramazan, baglantilarinla konusmani ve War Rock'un nerede olduguna dair yeni haber veya onunla alakali herhangi birsey duyup duymadiklarini ögrenmeni istiyorum. Birde bunu yaparken ayni zamanda Halk Basin içindeki adaminiza da sorun. A.D.S. kisa sürede War Rock'un bulmamiz için bize güveniyor."
Artifact Arastirma ve Gelistirme. Tesis Bölüm 1
3 Ay Sonra
Bakan Dong kapisi çalinip sasirdiginda en son test sonuçlarini analiz etmek icin masasinda oturuyordu. Gelen kisi arastirma ekibinin bas bilim adamlarindan biriydi. War Rock kaza yerinde bulunan ,ölümsüz gibi görünen iki ceset üzerinde çalisiyorlardi ama bir örnek sentezlemeye her yaklastiklarinda , örnek soluklasiyor ve saatler içinde ölüyordu. Bu sefer farkliydi.
Bakan Dong "Içeri gel," diye yanit verdi.
Bilim adami yavasça kapiyi açti ve arkasindan kapatti. "Bakan! Bence istikrarli bir örnek oldugunu düsünüyorum!" dedi. Adamin sesindeki heyecani duyabiliyordu. "Iste raporlar burada. Su ana kadar neredeyse 5 saat oldu ve örnek hala kararli bir durumda!"
Adam Bakana test raporlarini teslim etti. Birkaç sayi kontrol etmek için bir kaç yerde durarak ilk birkaç sayfayi çevirdi. Birkaç dakika sonra, sandalyesine oturdu, gözlüklerini çikardi ve masanin üzerine koydu. "Basardik! Bu harika bir haber. Zaripov memnun olacaktir." dedi. Bu herkesin çok uzun bir zamandir Bakan Dong'un en heyecanli halini gördükleri andi..
"Saha testi için ne zaman hazir bir örnek olabiliriz ," diye sordu Bakan Dong.
"Yarin için hazir kullanilabilir bir örnegimiz olmali ," diye yanitladi bilim adami. "Ama onu daha fazla test etmemiz gerekmez mi? Insan deneklerin ona nasil tepki verecegini bilmiyoruz" diye ekledi
Bakan Dong "ihtiyaç yok!" diye, adamin sözünü keserek yanit verdi. “Gerçek sonuçlar elde edebilecegimiz bir sahada testlerimizi tamamlayacagiz, bana testler için uygun bir yer bulun. ” Sesinde kararlilik vardi, bilim adami tartismaya cesaret edemedi. Basini salladi ve, "Takimi hazirlayacagim " dedi.
Vitious Harabeleri
24 Saat Sonra
Bakan Dong ve onun bilim ekibi yeni "silahi" test etmek için Vitious kalintilarina ulasti. Zaripov ondan böyle bahsediyordu ve eger bu prototip çalisirsa savasin yüzünü sonsuza kadar degistirecekti.
Hepsi hazmat takimlari giyiyorlardi.Iki Bilim adami dizüstü bilgisayarlar ve diger arastirma ekipmanlari bulunan büyük kutular tasiyorlardi. Istihbarata göre bu alan Derbaran birlikleri ile bölgede yapilan savastan geriye kalan bir grup N.I.U askerinin sahasiydi. Bu askerler geri çekilen Derbaran birlikleri kovaliyorlardi ve birimin geri kalani ile yeniden toplamak için Derbaran'in bir zamanlar gurur baskentinin eski kalintilarinda kamp kurmaya karar verdiler. Bakan Dong bu alandan daha iyi bir test alani isteyemezdi. N.I.U köpekleri saygisizligin bedelini ödeyeceklerdi.
Bakan Dong telsizden "Biz pozisyondayiz, tamam" dedi. Birkaç saniye sonra boguk bir ses "anlasildi artifact ekibi, operasyon basliyor, sansiniz açik olsun." diye yanit verdi.
Bakan Dong duramiyordu; Bir yila yakin bu an için çalisiyordu. Onun kariyeri, arastirmasi, maasi ... her sey bu ana bagliydi. Ona bir dürbün vermesi icin bekçilerden birisine isaret etti. Neredeyse tam zamaniydi. NIU grubunun yuvalandigina inanilan eski Derbaran baskenti binasinin kalintilarina dürbünle bakti. Birkaç saniye içinde iki Blackhawk helikopterinin sesleri uzaktan duyulabilirdi. Kisa zamanda içinde sesler net ve yüksekti, sesi duyan NIU askerleri arastirmak için siginaklarindan çiktilar. Bakan Dong "Oradalar!" diye bagirdi. Üzerlerinde uçan helikopterin gökyüzünü kaplayan sesini ufuk boyunca hizla yayilan ayri bir mavi duman izledi. Kisa zamanda her sey yogun mavi dumanin ortasinda kalakaldi. Bu Baskan Zaripov'un en degerli silahiydi; bu Derbaran'in kurtulusuydu..
Bakan Dong temiz isareti verildikten sonra ekibine "Haydi içeri girelim!" diye emretti, bilim adamlari ekipmanlari aldi ve kalin mavi dumana dogru ilerlediler. Bir kaç dakika yürüdükten sonra, bozuk sesler ve bogulma sesleri duymaya basladilar. Yogun dumanda hareket eden sekilleri görebiliyorlardi. Bu tamamiyla gerçeküstü bir rüya gibiydi. Aniden çarpik bir figür Bakan Dong'un onun geride biraktigi deligi görebilecegi kadar bir hizla duman duvarini kirarak bir bilim adamina dogru firladi. Tepki verilemeyecek kadar hizliydi, çilgin NIU askeri ürkmüs bilim adaminin kolunu kapmayi basardi ve onu çekip kopardi. N.I.U askerleri çildirmislardi. Mavi duman, etkilenen askerleri bir kac dakikada öldürmektense bunun yerine askerlerin ordunun ulasabilecegi herseye öfkeyle saldirmalarina neden olmustu. Muhafizlari ates açti, ancak çok fazla duman vardi ve çilgin NIU askerlerinin hareketleri çok düzensizdi. Bir bekçi onlardan biri tarafindan dumanin içine çekildi, onun çigligi uzaklastikca kayboldu.
Bakan Dong "Geri çekilin!" diye bagirdi. Bakan Dong ve bas bilim adamlari dahil olmak üzere onun bilim ekibinden bir kaç kisi çilgina dönmüs askerlerin sizlanmalari ve restgele açilan ates arasinda mavi dumandan çikmayi basardilar. Bakan Dong, son bir defa göz atmak için durakladi.Çilgina dönmüs askerlerin sekil ve gölgeleri simdi birlikte büyük tek bir sekil içinde yer aliyordu. "Olaylarin ne ilginç bir dönüsümü" diye düsündü kendi kendine. "Bu yepyeni bir arastirma alani açiyor". Bakan Dong ve kalan bilim ekibi baskan Zaripov'a saha testi raporlarini hazirlamak için Artifact'a yöneldiler.
Birkaç saat sonra, küçük bir N.I.U müfrezesi Vitious kalintilarina ulastiklarinda, kalin mavi duman zaten temizlenmis ve kaybolmustu. NIU için ne kötu ki; Vitious çevresindeki köylerdeki yerel halk mavi duman görüp arastirmak için geldiler ama daha sonra gazetelerde '' NIU üniformalarinin ufak tefek kalintilarinin disinda tanimlanmasi mümkün olmayan çok fazla deforme olmus paramparça bedenlerin oldugu alan'' olarak tarif edilen yeri buldular.
Haber çabuk yayilir. Bu sakat ve korkunç deforme bedenlerin bir anda ortaya çikmasi Derbaran'da her gün olan birsey degildi. Kisa zamanda medya ve NIU güçlerinin cevap süresi eksikligi Karmali için savasin kendisinden daha fazla bir sorun haline geliyordu. NIU ve General Karmali'yi destekleyen Bazi sadik kabileler ve köyler intikam talep ettiler ve General Karmali'yi makam sevdalisi olmak ve NIU'nun korumakla görevli oldugu insanlari unutmakla suçladilar. Isler kontrol disina çikmisti ve General için iyi görünmüyordu. War Rock'un nerede oldugu hakkinda veya görünen bu gizemli mavi duman ile ilgili hiçbir bilgi yoktu. Genel Karmali ve NIU'nun zamani tükeniyordu. Yakinda destekçileri onlara karsi çikacak ve desteklerini keseceklerdi.
Artifact Arastirma ve Gelistirme. Tesis Bölüm 2
Bir Kaç Gün Sonra
Bakan Dong Vitious olayindan parçalanmis kalintilarindan birinin otopsi raporu üzerinde duruyordu..
"Muhtesem," diye haykirdi. Heyecanini kontrol altina alamadi. "Pathogen " Simdi adiyla Mavi Duman , " etkilenen deneklerin birçogunda kas ve sinir dokusunun hizli büyümesine neden oldu. Bazi denekler kalp yetmezliginden aninda öldü. Istihbarat ve öfke kaybi gibi yan etkilerinin olmasina ragmen ", Bakan Dong için bu önemsiz sayilir. Baskan Zaripov'un dogrudan emri ile, Blue Storm'u mükemmellestirmek için bütün dikkatiyle arastirmasina konsantre oldu.
General Karmali'nin telefon çaldi. Bu cagrinin 03:00 çagrilarindan biri oldugunu düsündü kendi kendine. "Sayin Guyner'in bir vampir oldugunu daha fazla düsünmeye basliyorum.." Karmali kendi kendine güldü. Gönülsüzce telefonu aldi. Ancak bu Sayin Guyner degil Yüzbasi Ramazan'di.
"Acil haberler var Efendim, gizemli mavi duman olayi ile ilgili bilgiler var.Halk arasindaki adamimdan duydum. Babasi hemen olaydan önce alanin çevresindeydi ve bazi bilim adamlarinin silahli eskort ile Humveelerle geldiklerini ve agir ekipman tasidiklarini gördügünü söyledi. Neden bilim adamlarinin silahli eskort ve Humvee'lere ihtiyaci olsun efendim? "
"Bu en kisa sürede cevabini bulmamiz gereken iyi bir soru Ramazan. Onlarin muhtemelen yakinlarda bir yerlerde bir arastirma laboratuvari veya üssü var. Henüz herhangi bir ipucu var mi? " diyerek cevap verdi Karmali .
"Henüz degil efendim ama Cloud Forest köylülerin bazilari, yakin zamanda artan hareketlilik gördüklerini bildirdiler. Laboratuar önlüklu insanlardan bahsettiler. Bunun için oradan baslamaya gidiyorum. " diye yanitladi Ramazan.
Kisa bir duraklamanin ardindan, General Karmali “Iyi is Ramazan, en iyi adamlarini almani ve bu tesisi bulmanizi istiyorum, "dedi. Her seyi istiyorum. Personeli, belgeleri, her seyi. "
"Anlasildi efendim. Ben en kisa sürede geri bildiririm. Ramazan tamam " diye cevap verdi Kaptan Ramazan ve telefonu kapatti.
Bir Kac Saat Sonra
Kaptan Ramazan'in Desert Doglari hizlari ve acimasiz yetenekleriyle ünlulerdi. Birkaç saat içinde Ramazan ve elit ekibi Cloud Forest Derbaran'in siginagi disindalardi. Alanin çevresinde son tekerlek izleri onlari siginagin girisine götürmüstü. Bilinmeyen bir yerin ortasindaki küçük bir siginak icin bu kadar trafigin olmasi ve siginaktaki güvenlik zaafiyeti süpheliydi.
Kaptan adamlarina ilerlemelerini isaret etti .Büyük siginak kapisi zaten açikti. Desert Doglar hizli hareket ederek her odada arama yaptilar. Onlarin Artifact Arastirma tesisin girisini kesfetmeleri uzun zaman almadi.
Kaptan Ramazan ve adamlari tesise dar merdivenlerin üzerinden indiler.Isiklar tesis boyunca açikti ve görünürde kimse yoktu. Ramazan adamlarina gece görüs dürbünlerini takmalarini ve tesisi aramak için yayilmalari için isaret etti.
Desert Doglar tesisi taradilar.Her odaya bakip bütün dolaplari ve raflari aradilar. Artifact'ta kalan hiçbir sey yoktu. Hiçbir belge, hiçbir bilim adami. Sadece mücadele belirtileri, kirik test tüpleri, devrilmis masa ve zeminde parçalanmis bardak vardi.
Kaptan Ramazan yüksek sesle "Lanet olsun, burada hiçbir sey yok," dedi. "çok gec kaldik," diye devam etti. "Esyalarinizi toplayin ve HQ geri dönelim" diye adamlarina emretti. "General bunun hakkinda duymak isteyecek," Boylece Desert Doglar çikmaz yola gelerek ve rehbersiz olarak, General Karmali'ye geri döndüler.
Duman temizlenmeye basliyor
Cloud Forest'tan cok uzak olmayan isimsiz bir yerde
Dev bir metal kapi açilir, oda özellikle parlakti ve bosluk duygusu vardi. Odada hiçbir esya yoktu. Kelepçeli ve gözleri bagli Derbaran bilim adamlarina kiralik gibi görünen askerler tarafindan eslik ediliyordu. Bakan Dong bunlarin arasinda idi. Muhafizlar disarida bekledi. Tüm bilim adamlari odaya girince, dev metal kapi kapatildi.
Dehsete düsmüs kendi kaderinden habersiz bilim adamlari, bir yönden digerine baslarini çevirerek, gözlerindeki bandajlarin altindan görmeye çalisiyorlardi. Bir ses onlari duraklatti.. Korku ile donakaldilar. Odanin diger tarafinda küçük bir metal kapi yavasça açildi ve iyi giyimli, uzun boylu bir adam odaya girdi. Arkasindan da bir bekçi odaya girdi.Uzun boylu adam bilim adamlarinin gözlerindeki bandajlari çikarmasi için bekçiye isaret etti. Bilim adamlarinin 'gözlerindekiler bir bir çikarildi ve hepsi umutsuzca nerede olduklarini ayirt etmek icin odanin etrafina baktilar..
Gözlerindekiler çikarildiktan ve bilim adamlarinin gözleri odadaki parlak isiga alistiktan sonra, uzun boylu adam konustu. Kisa ve oz olarak, "Bayanlar ve baylar, benim adim Bay Guyner. Apollo Savunma Sistemleri Merkezi'ne hos geldiniz. Eger isbirligi yaparsaniz, hepiniz bunu sag saglim atlatacak ve ailelerinizi tekrar göreceksiniz. "
Cümlesini bitirince, Sayin Guyner'in arkasindaki metal kapi bir kez daha gicirdayarak açildi ve baska bir adam odaya girdi; Sayin Guyner'in aksine, bu adam iyi yetismis ve gözlerinde soguk, derin bir bakis vardi. Sayin Guyner hafifçe egildi ve adamin kulagina birkaç kelime fisildadi. Kisa süre sonra, bu adam bilim adamlari grubundan Bakan Dong'i aldi ve metal kapinin arkasindan odanin disina kadar ona refakat etti. O odanin disina çikmadan hemen önce, Bakan Dong bilim ekibine son bir defa daha bakti. Içeride, o onlari tekrar görmeyecegini biliyordu. Diger Derbaran bilim adamlarinin endiseli bakislari arasinda, Sayin Guyner bakandan sonra disari cikti ve metal kapi gicirdayarak kapandi.