Bizler Tanrı'nın istenmeyen çocuklarıyız.
Sonsuza kadar yaşamak istiyorsanız, ilk adım olarak ölmek zorunda olduğunuzu unutmayın: Bu benim için yakındır. İnsan sevdiklerini öldürür diye bir söz vardır ya; aslında bakın, insanı öldüren de hep sevdiğidir. Hayatta elde edebileceğiniz her şeyin sonunda çöpe gideceğini anladığınız zaman, ağlamak çok kolaydır. Sevdiğiniz herkesin size sırt çevireceğini ya da öleceğini fark ettiğiniz zaman ağlamak kolaydır. Uykusuzluk.. Her şey çok uzaklardadır, her şey suretin suretinin sureti. Dünyayla arana öyle bir mesafe sokar ki, ne sen bir şeye dokunabilirsin, ne de bir şey sana. Bütün umutlarımı kaybettim artık özgürüm. Bu yüzden: Her akşam ölüyor ve her sabah yeniden doğuyorum. Bunun benim hayatım olduğunu biliyorum ve an an sona eriyor. "Başka bir yerde, başka bir zamanda uyanabilseydim, başka bir insan olarak uyanabilir miydim?" diye soruyorum hep kendime. Uyanırsın ve hiçbir yerdesindir. Ve sizin gibi mahlukatlar,mobilya satın alırsınız. Kendinize dersiniz ki, bu hayatım boyunca ihtiyaç duyacağım son kanepe. Kanepeyi alırsınız ve sonraki birkaç yıl boyunca, hangi işiniz ters giderse gitsin, en azından kanepe sorununuzu çözmüş olduğunuzu bilirsiniz. Sonra o güzel yuvanızda kısılıp kalırsınız. Bir zamanlar sahip olduğunuz şeyler artık sizin sahibiniz olur. Ama Ares ne istiyor biliyor musunuz? Hiçbir zaman tamamlanmış olmamayı; hiçbir zaman halimden memnun olmamayı, hiçbir zaman kusursuz olmamayı. Kurtar beni, tanrım, kusursuz ve tamamlanmış olmaktan kurtar. Belki de kendimizi daha iyi bir şeye dönüştürmek için her şeyi kırıp dökmemiz gerekiyor. Bazen bir şey yapar ve belanızı bulursunuz. Bazen de yapmadığınız şeyler size belanızı buldurur. Artık kendi cerahatli ve hastalıklı çürümemi kucaklıyorum. Kovulmak; der AreS ;herhangi birimizin başına gelebilecek en iyi şey olurdu. Böylece havanda su dövmekten kurtulur ve hayatlarımızla bir şey yapardık. Çünkü, ancak kendimi mahvederek ruhumun gerçek gücünü keşfedebilirim. Güzel ve emsalsiz bir kar tanesi değilsin. Herkes gibi sen de o çürüyen organik maddeden yapılmasın. Hepimiz aynı pürenin parçasıyız. Kültürümüz hepimizi aynı yaptı. Artık kimse gerçek anlamda beyaz ya da siyah, zengin ya da yoksul değil. Hepimiz aynı şeyi istiyoruz. Teker teker, hiçbirimiz hiçbir şey değiliz. Güçlü kadın ve erkeklerin oluşturduğu bir sınıf var ve bunlar hayatlarını bir şeye feda etmek istiyorlar. Reklamlar insanları gerek duymadıkları arabaların ve kıyafetlerin peşinden koşturuyor. Kaç kuşaktır insanlar nefret ettikleri işlerde çalışıyorlar, neden? Gerçekte ihtiyaç duymadıkları şeyleri satın alabilmek için. Hayatta her şey parayla ilgili değildir. Bize dünyanın bokundan ve pisliğinden başka bir şey bırakmayacaklar. Medeniyetin önde gittiği bu yönde artık maddi eşyaların önemini reddediyorum. Bizler eşsiz değiliz. Süprüntü ya da pislik de değiliz. Biz sadece biziz. Biz sadece biziz ve hayatta başımıza gelenlerin bir nedeni yok. Tutkulu bir yasam tarzının yan ürünleriyiz. Ve bundan nefret ediyoruz. Artık insanoğlu kızların veya erkelerin peşlerinden koşmayı bırakın saçmalıklarla uğraşmayın. Acı, mutluluk, sevgi, aşk gibi kavramları kafanıza takmayın artık. Hayatımda en son neyin olmasını istiyorum biliyor musunuz? Beynime bir silah dayanıp duvarları beynimle boyanmasını. Tanrı'nın senden hoşlanmadığı olasılığını düşünmelisin. O seni hiç istemedi, hatta büyük olasılıkla senden nefret ediyor. Bu basına gelecek en kotu şey değil. Laneti ve affedilmeyi boş ver. Biz Tanrı'nın istenmeyen çocuklarıyız. Buna karşın ben tanrıya inanırım fakat bunu düşünmek varsaymak bir çok şeyi çözüyor. Bu görüşleri hepinize ters gelebilir, saçmada gelebilir, bu umrumda bile değil. Bunları okuduktan sonra beni dışlayabilirsiniz. Buda umrumda değil. Ama lanet olası hayatlarınızdan kurtulun artık. Çırpınmayı bırakın. Bırakın her şey düşeceği yere düşsün.